| Burada, lanet bir hiçliğin ortasında kendi başımızayız. | Open Subtitles | نحن هنا وسط اللا مكان أمورنا على عاتقنا نحن فقط |
| Sonra o kovboy bizi hiçliğin ortasında buldu. | Open Subtitles | اذا هل راعي البقر هذا الذي وجدتنا في وسط اللا مكان |
| Sıkı bir rehabilitasyon merkezi olacakmış ama şimdi hiçliğin ortasında terk edilmiş bir fabrika. | Open Subtitles | ماذا كان من المفترض ان تصبح؟ كان من المفترض ان تصبح مصحة عن طريق العنف ولكن الآن اصبحت مصنعا مهجورا في وسط المجهول |
| Vay, bu yer hiçliğin ortasında | Open Subtitles | رائع ، هذا المكان في وسط المجهول... |
| Ve bunu burada, hiçliğin ortasında, meraklı gözlerden uzakta yaptın. | Open Subtitles | وفعلتَ هذا هنا في منتصف المجهول. بعيداً عن الأعين. |
| ben de. hiçliğin ortasında beyler? | Open Subtitles | وأنا كذلك، في منتصف المجهول. يا رفاق؟ |
| Adam güçlü, zeki ve hiçliğin ortasında birbirinize umut verdiniz. | Open Subtitles | إنه قوي وجذاب ومنحتما بعضكما الأمل وسط اللا مكان |
| - hiçliğin ortasında olman gerek. | Open Subtitles | عليك أن تكون في وسط اللا مكان. |
| hiçliğin ortasında saklanıyor. | Open Subtitles | .يختبئون في وسط اللا مكان |
| hiçliğin ortasında ortaya çıktın. | Open Subtitles | كنت هنا في وسط اللا مكان |