| Hikaye için her şeyi yapar. | Open Subtitles | سيفعل أي شيء من أجل الخبر |
| Sanırım haklıydın, Tom. Hikaye için her şeyi yapar. | Open Subtitles | (أعتقد أنك محق يا (توم سيفعل أي شيء من أجل الخبر |
| O zaman benim gibisini aptalca bir Hikaye için... ..neden akşam yemeği provana getirdin? | Open Subtitles | إذا لماذا بحق الجحيم أخذت نوعي إلى بروفة عشائك من أجل قصة لعينة |
| -Ben, hayır, ben bilmemiz için o kadar çok detay ve tarif vermiştin ki. Hikaye için, herşeyi anlat. | Open Subtitles | تطرقت إلى تفاصيل وصفية للقصة بشكل رائع، لذا جميعنا نعلم. |
| Bir ay kadar önce onunla bir Hikaye için röportaj yaptım. | Open Subtitles | لقد عملت معها مقابلة صحفية لقصة كتبتها منذ شهر |
| Tamam, sana hikâye için yakınlaşmak istedim. | Open Subtitles | حسناً, أردت أن أتقرب إليك, لأجل القصة. |
| Dört parmak Hikaye için önemli olan Tokyo metro sisteminde dört tren rayı. | TED | فالأصابع الأربعة هي أربعة مسارات لقطارات في نظام مترو طوكيو، والتي ترتبط بدلالة في هذه القصة. |
| Hikaye için her şeyi yapar ve herkesi feda edersin. | Open Subtitles | تفعلين أي شيء وتضحين بأي شخص من أجل القصة |
| Hikaye için her şeyi yapar. | Open Subtitles | سيفعل أي شيء من أجل الخبر |
| Sanırım haklıydın, Tom. Hikaye için her şeyi yapar. | Open Subtitles | (أعتقد أنك محق يا (توم سيفعل أي شيء من أجل الخبر |
| Dr Bernardo'yla pazar... ekimizdeki bir Hikaye için röportaj yapamk istiyorum. | Open Subtitles | سأقوم بمقابلة الدكتور بيرناردو... من أجل قصة ستصدر في عدد يوم الأحد. |
| Ne demek istiyorsun? Üzerinde çalıştığım bir Hikaye için bilgi topluyordum da, | Open Subtitles | حسناً، استقصيت بعض المعلومات من أجل قصة أقوم بكتابتها و... |
| Onun hayatını boktan bir Hikaye için tehlikeye mi atacaksın? | Open Subtitles | ستعرضي حياتها للخطر من أجل قصة لعينة؟ |
| Ben de yönetmene niye diye sordum ve adam, Hikaye için filmde maymuna dönüşen son parçamın memelerim olmasının çok önemli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لذّا,فسألت المخرج عن السبب فقال,أنه من المهم للقصة أن تكون أثدائي آخر شيء يتحول إلى جسد قرد. |
| Rastladığımız eşyalar çok önemliydi Hikaye için can alıcıydı. | Open Subtitles | العثور على المقتنيات كان مهماً للغاية... كان أمراً حيوياً للقصة. |
| Bu,Hikaye için önemli. | Open Subtitles | هذا مهم بالنسبة للقصة |
| Şu an bu çılgın Hikaye için zamanım yok ama görüşeceğiz zaten. | Open Subtitles | ليس لدي وقت لقصة مجنونة الآن، ولكني سأراك قريباً |
| Ama Hikaye için bir fikrim var, hatta birden fazla. | Open Subtitles | لكن لدي فكرة لقصة أكثر من واحدة |
| Belki bir Hikaye için daha vaktim vardır. | Open Subtitles | ربما لدي وقت لقصة أخرى |
| Tamam, sana hikâye için yakınlaşmak istedim. | Open Subtitles | حسناً, أردت أن أتقرب إليك, لأجل القصة. |
| İnsanların böyle bir Hikaye için neler yapabileceğini duysan inanmazsın. | Open Subtitles | أنكِ ستدهشين بأن بعض الأناس سيحبون هذه القصة |
| Biliyormusun 6 aydır bu Hikaye için çalışıyordum? | Open Subtitles | هل تعلم اني كنت اعمل على هذه القصة لمدة ستة شهور ؟ |
| Yanılıyordun, Hikaye için senden bilgi edinmeye çalışmıyordum. | Open Subtitles | كنت مخطئ، لم أكن أحاول الحصول على معلومات من أجل القصة. |
| Hikaye için yapıyorsun bunu. | Open Subtitles | تفعلينها من أجل القصة |