| Benim seni hissettiğim gibi, kendini hisset, bırak yoğurt zihnini açsın. | Open Subtitles | اشعر بنفسك مثل ما اشعر بك ودع الزبادي المجمد يفتح رأسك |
| Zihninin o kısmını kapat ve sadece hisset. Kutlama yapıyoruz. | Open Subtitles | أوقف هذا الجزء من عقلك و اشعر فقط نحن نحتفل |
| Birincide gitmeye devam et. Debriyajı hisset. Biraz it. | Open Subtitles | اضغطي عالدواسة في البداية اشعري بالدواسة ,اضغطي قليلا |
| Hiçbir kadının sana veremeyeceği şeyleri hisset. | Open Subtitles | إشعر ان ليس هناك إمرأة إنسانية يمكنها أن تمنحك |
| "Kendini uyuşturma. Bunu hisset." | Open Subtitles | لا تُخدّر نفسك، أُشعر بالأمر، نعم |
| Dokuyu hisset. Peynir rendesi gibi. | Open Subtitles | تحسسي هذا النسيج كانها مبشرة الجبنه |
| Güzel dans! Müziği hisset bebeğim. | Open Subtitles | يا لها من رحلة ، رحلة جميلة ، اشعر بالموسيقى |
| Yansıtıcıya iyi bak, Podling. Gizemli Kristal'in gücünü hisset. | Open Subtitles | انظر للعاكس أيها البدلنغ اشعر بقوة البلورة الداكنة |
| Beni siklemeyen avukat için bunu hisset | Open Subtitles | اشعر بهذا، لأجل المُحامي الذي لميفعلشيئاًلأجلي, |
| Bedeninin rahatlamasını sağla. Huzuru hisset... | Open Subtitles | دعه يساعد جسدك على الاسترخاء اشعر بالسلام |
| Güneşin sıcaklığını hisset. En büyük ateş kaynağıdır. | Open Subtitles | اشعر بحرارة الشمس، انها المصدر الاكبر للنار |
| Aynaya dön, ellerini uzat, gücü hisset. | Open Subtitles | اقتربي من المرآة، وضعي يديكِ اشعري بالقوة |
| Haydi Pukowski! Ac_BAR_y_BAR_ hisset! Ac_BAR_y_BAR_ sev! | Open Subtitles | هيا , بيكالسكي , اشعري بالألم , حبي الألم |
| Negatif enerjinin vücudundan gittiğini hisset. | Open Subtitles | إشعر بالطاقة السلبية التي تُركتُ بجسمك |
| Kasıklarını hisset. | Open Subtitles | أُشعر بها في منفرَجِك. "المنفج هي الزاوية الناشئة عن إنفراج الساقين" |
| hisset, orada bir aralık var. | Open Subtitles | تحسسي هذا هذا هو المدخل المقوس |
| Vücudunda, göğüsünden yukarı doğru yükseldiğini hisset. | Open Subtitles | أحس بها ترتفع في جسمك حتى نهاية صدرك، أتشعر بها؟ |
| Sen kendini iyi hisset diye bakışlarımı bile kaçırdım. | Open Subtitles | أنا حتى تجنبت نظرتي لأجعلك تشعر كأنك القائد |
| Sadece müziği hisset. | Open Subtitles | أشعري بالموسيقى فقط يجب أن تري بأم عينك |
| hisset. Dokun. Kedi gibi yumuşacık, değil mi? | Open Subtitles | تحسس ذلك , هيا , ناعم مثل قطة صغيرة , أليس كذلك ؟ |
| İşte geliyor bebek. Maymunu hisset. Maymunu oyna. | Open Subtitles | ها هى قادمة ياصغيرتى اشعرى بالقرد قلدى القرد |
| Pekala, Kowalski. hisset. | Open Subtitles | حسناً كوالسكي اُشعر بها |
| Alevlerin düşüncelerini aramasına izin ver, aklındaki en karanlık girintileri yaktığını hisset. | Open Subtitles | دع اللهبَ يبحث في افكاركَ واشعر بهم يحترقونَ في الظلمة ويغيرونَ رأيكَ |
| Onu yerine getir, onu bil, hisset onu | Open Subtitles | افعله ، اعرفه ، تحسسه |
| Kollarımı vücudunda hisset ve bana gerçek olmadığımı söyle. | Open Subtitles | حس بذراعى حولك وعندها قل لي أن هذا غير حقيقي |
| Rüyaya konsantre ol, detaylara odaklan, zihninde canlandır, hisset. | Open Subtitles | ركزي على الحلم... ركزي على التفاصيل، تصوريهم، إشعري بهم |