"hoşlanmaya" - Translation from Turkish to Arabic

• أعجب
• تعجب
• الإعجاب
• بالإعجاب
• تُعجب
• أروق
• لا تحبني حتى
• الاعجاب

Bu lafı o kadar çok duydum ki, onunla hiç tanışmamama rağmen ondan hoşlanmaya başladım.
بعد ان سمعت عنه كثيرا بدأت أعجب به بالرغم من أنني لَمْ ألتقي به.

Boris senden hafiften hoşlanmaya başladığımı söylesem ne derdin?
بوريس ما قولك إن قلت لك أنني بدأت أعجب بك

Senden hoşlanmaya başlamıştım, kaltak.
كُنْتُ بدأت أعجب بكِ أيتها العاهرة

Sanıyorum benden "hoşlanmaya, hoşlanmaya" başladı.
وأعتقد أنها بدأت تعجب بي .. بي أنا ..

Çok ama çok üzgünüm ama şu andaki boktan durumlarımız bu masanın dışında ve birbirimizden hoşlanmaya karar verebiliriz...
أنا آسفه جداً جداً جداً جداً ولكن الآن اترين, جميع تراهاتنا على الطاوله ونسنطيع إختيار الإستمرار في الإعجاب ببعض

Benden hoşlanmaya başladığındaysa, ondan daha da çok nefret edebileceğim.
لذا حينما تبدأ بالإعجاب بي، يمكنني أن أكرهها أكثر.

Ama eğer senden hoşlanmaya başlarsa, geri çekilsen iyi olur.
لكن عند احساسك بأنها بدأت تُعجب بك, يجدر بك التراجع

Sanırım gey erkekler benden hoşlanmaya başlıyorlar.
اعتقد أني بدأت أروق للرجال الشواذ

Nedenini bilmiyorum ama senden hoşlanmaya başladım.
بدأت أعجب بك لا أعرف لماذا أعتقد أني

Ya da artık bir başka Sternwood'dan hoşlanmaya başladım da ondan.
أو أني بدأت أعجب بفرد آخر من عائلة (ستيرنود).

Başka bir Sternwood'dan hoşlanmaya başladım dediğimi hatırlıyor musun?
أتتذكرين عندما قلت لك "أنّي بدأت أعجب بفرد آخر من آل (ستيرنود)"؟

Üzücü olan şeyse, ondan hoşlanmaya başladım.
الشيء الحزين .بدأت أعجب بها

Senden hoşlanmaya başladım Anders.
بدأت أعجب بك اندرسون

Sanırım senden hoşlanmaya başlayabilirim.
اعتقد بأنني بدأت أعجب بكِ

Seni Juliette'e söyleyeceğim. Senden hoşlanmaya başladı.
سأخبر جوليت عنك, هي كادت أن تعجب بك

Önce Zoe'yi kurtar. Böylece belki senden tekrar hoşlanmaya başlar.
أنقذ زوي أولاً من ثم قد تعجب بك مجدداً

Annen , büyükbabanın ona asılmasından hoşlanmaya başladı gibi.
لقد بدأت والدتك بأن تعجب بجدك

Birbirimizden gerçekten hoşlanmaya başlayabiliriz.
بإمكاننا البدء في الإعجاب ببعضنا البعض

Eğer benden hoşlanmaya başlarsan buna karşılık vermemeliyim.
و إذا بدأت الإعجاب بي ، فلا يجب - أن أبادلك الشعور

Sonra yemeğe gittik. Senden hoşlanmaya devam ettim.
لنقول أننا ذهبنا للعشاء وإستمريت بالإعجاب بك

Bu kızdan hoşlanmaya başladın.
بدأت تُعجب بالفتاة، لعلّ هذا سبب إملائك الأوامر منذ عدتَ.

Andy, benden ne zaman hoşlanmaya başladın?
أندي، متى بدأت أروق لك؟

Böyle hoş birine teslim olacağımı biliyordu, benden hoşlanmaya başladı.
لقد عرفت من البداية لقد بدات فى الاعجاب بى