"için geç değil" - Translation from Turkish to Arabic

• لم يفت الأوان
• ومن لم يفت
• يفت الأوان بعد
• يفت الوقت بعد
• لم يفت الآوان
• لم يفت بعد

Frederick gibi insanlar için geç değil.
لم يفت الأوان بالنسبة لأشخاص مثل فريديريك.

Doğru şeyi yapmak için geç değil.
لم يفت الأوان بالنسبة لك للقيام بالامر الصحيح

Doğru olanı yapmak için geç değil.
ومن لم يفت بعد لفعل الشيء الصحيح.

Hayır ama bunun için geç değil.
كلا، لا يفعلون، لكن لم يفت الأوان بعد

Bugün bütün olanlar, olmaya devam edenler, hiçbir şeyi değiştirmek için geç değil.
كل شىء حدث اليوم ، ما زال يحدث لم يفت الوقت بعد لتغير هذه المسرحيه

Buna bir son vermelisin. Diğer maymunlara katılmak için geç değil.
علينا التوقّف عن هذا ، لم يفت الآوان على الانضمام لبقية القردة.

Yeniden düşlünmek için geç değil.
لم يفت الأوان على أن تعيدي التفكير في هذا

Bana birkaç çürük elma satmış olabilirsin ama çürüklerini ayıklamak için geç değil.
قد تكون بعت لي تفاحة فاسدة لكن لم يفت الأوان لرميها.

Efendim işlemi durdurmak için geç değil.
سيدي، لم يفت الأوان لإيقاف العملية.

Koşarak kaçmak için geç değil.
ومن لم يفت بعد لتشغيل.

Hiçbir şey için geç değil Silahlarınızı indirin.
لم يفت الأوان بعد. ألقوا أسلحتكم

Senin için geç değil. Bunu yapmamalısın.
لم يفت الأوان بعد بالنسبة بك.

Bir sonraki sezonda kazanan bir takıma geçmek için geç değil.
لم يفت الوقت بعد لأن ,تحوزوا على إمتياز الفوز

"Hiçbir şey için geç değil Arthur. Güneşin altında her şeyi yapabilirsin."
لم يفت الوقت بعد (ارثر) يمكنك ان تفعل اي شئ تحت الشمس

Ama işleri yoluna koymak için geç değil
لكنه لم يفت الآوان لتصحيح الأشياء

Fikir değiştirmek için geç değil.
لم يفت الآوان بعد لتغيرى رأيك