"için kendine" - Translation from Turkish to Arabic

    • على نفسك
        
    • أعقتَ نفسك
        
    • يضع المقاييس
        
    • نفسك بسبب
        
    • نفسك لأنك
        
    • نفسها لأنها
        
    • اترك نفسك
        
    Öyleyse mutlu olmak için kendine yalan söyle. Bunun kötü bir yanı yok. Open Subtitles أنت تكذب على نفسك لتكون سعيداً ولا عيب في ذلك
    Mia'yı kaybetmek istemediğin için kendine de mi yalan söylüyorsun? Open Subtitles لك أنت كذبت على نفسك لأنك أليس بالإمكان أن ترى مايا سابقة؟
    O zaman benim için kendine biraz hakim oldun. Open Subtitles ثمّ، أعقتَ نفسك , فقط لكبير السنِ صَغيرِ ني.
    O zaman benim için kendine biraz hakim oldun. Open Subtitles ثمّ، أعقتَ نفسك , فقط لكبير السنِ صَغيرِ ني.
    Şehir meclisinin görevini sakinlik ve düzen içerisinde yürütmesi için kendine has bazı kuralları var. Open Subtitles مجلس المدينة يضع المقاييس للحفاظ على إدارة الحكومة في أسلوب هادئ ومنظم
    Katilini ortadan kaldırdığın için kendine bu kadar yüklenme. Open Subtitles لاتعذب نفسك بسبب الاطاحة بقاتلها
    "Kahretsin" ya da ona benzer bir şey söylediği için kendine ceza vermiş. Open Subtitles غرامة فرضتها على نفسها لأنها نطقت بشتيمة
    Gitmesi için kendine ve parmaklarına izin ver arzunun şiiri benim bedenimde Open Subtitles اترك نفسك تذهب واترك اصابعك تكتب قصيدة الرغبة، على جسمي
    Bana kızgın değilsin, şerefini ve özsaygını güvenlik, huzur ve düzenli sekse tercih ettiğin için kendine kızgınsın. Open Subtitles انت لست غاضباً علي.انت غاضب على نفسك لتبادل كرامتك واحترامك لنفسك للأمن وراحة البال والجنس الروتيني
    Senin için kendine acımak kolaydı. - "Benim hatam. Open Subtitles لا, لقد كان هذا سهلاً لك أن تشعري بالأسف على نفسك كما تفعلين
    Terapist olduğun için kendine daha yüksek standartlar belirlediğini biliyorum ama aynı zamanda insansın da. Open Subtitles أعرف أنك تفرضين على نفسك مبادىء سامية لأنك معالجة لكنك إنسانة أيضاً
    Ama yetiştiğin ortamdaki gibi geleneksel bir hayat yaşamamak için kendine çok baskı uyguluyorsun. Open Subtitles ...ولكنك وضعتتِ كثير من الضغط على نفسك لتعيشى حياه... ...والذى قد يعتبر تقلديا أكثر مما كنتِ تطمحى فيه.
    Şehir meclisinin görevini sakinlik ve düzen içerisinde yürütmesi için kendine has bazı kuralları var. Open Subtitles مجلس المدينة يضع المقاييس للحفاظ على إدارة الحكومة بالأساليب الهادئة والمنظمة
    Mia'yı kaybetmek istemediğin için kendine de mi yalan söylüyorsun? Open Subtitles هل كنت تكذب على نفسك بسبب ميا
    Belki de aslında Büyükbaba'ya kızgın değilsindir. Belki de bu kadar sene onu ihmal ettiğin için kendine kızgınsındır. Open Subtitles ربما أنت لست غاضباً من الجد ، ربما أنت غاضب من نفسك لأنك أهملته كل هذه السنوات
    ...bunu daha önce düşünmediği için kendine kızıyordu. Open Subtitles غضبت من نفسها لأنها لم تفكر في هذا قبلها
    Gitmesi için kendine izin ver, parmaklarına izin ver Open Subtitles اترك نفسك تذهب واترك اصابعك تكتب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more