| Senin güvenliğin için sevgilim. Düşündüm ki ben "iş seyahati" adı altında önce giderim... sende burada kalıp ortaya çıkan sorunları halledersin. | Open Subtitles | لحمايتك ، عزيزتي ظننت أنني سوف اذهب في رحلة عمل ، بينما أنتي |
| Ama yarın iş seyahati diye Vegas'a... o orospuyu görmeye gidecek. | Open Subtitles | هو يعلم ذلك ولكنه سيُسافر غداً في رحلةٍ يزعم أنها رحلة عمل وهي في الواقع رحلة عربدة مع عاهرته في فيجاس |
| Sığınma hakkı, mültecilik durumu geçici korunma durumu, insani tahliye ya da göç dışı iş seyahati hakkınız yok. | Open Subtitles | ليس لك صلاحية اللجوء السياسى أو وضع اللاجئين أو الوضع الوقائى المؤقت أو إطلاق السراح الإنساني أو رحلة عمل بدون هجرة ليس لك الصلاحية لأي من تلك الأشياء |
| Sığınma hakkı, mültecilik durumu geçici korunma durumu, insani tahliye ya da göç dışı iş seyahati hakkınız yok. | Open Subtitles | ليس لك صلاحية اللجوء السياسى أو وضع اللاجئين أو الوضع الوقائى المؤقت أو إطلاق السراح الإنساني أو رحلة عمل بدون هجرة ليس لك الصلاحية لأي من تلك الأشياء |
| İş seyahati. | Open Subtitles | خلوة للشركة |
| Oh, satış için bir başka iş seyahati | Open Subtitles | فقط رحلة عمل أخرى لمندوبي المبيعات |
| Şimdi iş seyahati bahanesiyle şehirden uzaklaşacaksın. | Open Subtitles | أنت سترحل عن البلدة في رحلة عمل |
| Anlamalısın. Bu bir iş seyahati. | Open Subtitles | يجب أن تفهمى هذه رحلة عمل |
| İş seyahati, evet. | Open Subtitles | رحلة عمل .. نعم .. |
| -Bu seyahate değil, Arturo. Bu kati bir iş seyahati. | Open Subtitles | -ليس في هذه الرحلة هذه رحلة عمل فقط |
| 10 yıl önce iş seyahati için Vietnam'daydı. | Open Subtitles | -لا تتحمس (ماك) حسنًا؟ لقد كان في "فيتنام" قبل 10 سنوات مضت في رحلة عمل |
| - Pekala iş seyahati olabilir, çünkü Ojai bir aile şirketi ve York'a da bunu gösterelim. | Open Subtitles | -إنها رحلة عمل ، و (أوهاي) هي عمل عائلي، لذا دعونا نري "يورك" ذلك |
| İş seyahati gibi bir şey olur. | Open Subtitles | -أجل {\pos(192,215)}يجب أن تكون وكأنها رحلة عمل |
| İş seyahati gibi bir şey olur. | Open Subtitles | يجب أن تكون وكأنها رحلة عمل |
| Ne zaman "iş seyahati"nde olsa | Open Subtitles | كل مرة يكون "بعيد في رحلة عمل"؟ |
| Sadece uzun süreli bir iş seyahati. | Open Subtitles | إنها رحلة عمل طويلة |
| Bana bir iş seyahati olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | -لقد قالت إن هذه رحلة عمل |
| - Hayır, bu iş seyahati. | Open Subtitles | - لا، انها مجرد رحلة عمل. |
| İş seyahati. | Open Subtitles | خلوة للشركة |