| Ne tür bir işe dahil olduysan eğer, bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لذا مهما كنت متورطاً به فلا أريد أن أكون جزءاً منه |
| Ama senin de bu işe dahil olabileceğin aklıma gelmemişti. | Open Subtitles | لكني لم اظنك متورطاً في هذا |
| Sence Hükümet bu işe dahil olur mu geçen seferki gibi? | Open Subtitles | هل تعتقد ان الحكومة سوف تتورط , مثلما فعلوا المرة الاخيرة ؟ |
| Ama bu sefer kendine miras bırakmak için bu işe dahil olduğu ortada. | Open Subtitles | ولكن وبلا شك انها متورطة بهذا الموضوع محاولتاً صنع ملفاً لنفسها |
| Bakım evindeki bazı çocukların bu işe dahil olduklarını düşünüyor. | Open Subtitles | انه يعتقد بأن بعض الفتية من الاصلاحية متورطون |
| Artık bu işe dahil olamam. | Open Subtitles | لا استطيع ان اتورط اكثر في الامر |
| Evet, geçmişimiz yüzünden bu sefer arkadaşlarımız ve ailemiz de işe dahil olmadan ilişkimizin yürüyeceğinden emin olmak istedik. | Open Subtitles | نعم، مع تاريخنا اردنا التأكد من نجاح الامر تماما تلك المرة قبل ان نورط اصدقائنا و عائلانتا |
| Ama senin de bu işe dahil olabileceğin aklıma gelmemişti. | Open Subtitles | لكني لم اظنك متورطاً في هذا |
| İşe dahil olmanla, Ryan Hardy ve FBI neler olduğunu asla bilemeyecekti. | Open Subtitles | بما أنكَ ستكونُ متورطاً فأن (رايان هاردي) و مكتب التحقيقات الفيدرالي لن يدركوا ما كان يحصل أبداً |
| - Bu işe dahil değilim. | Open Subtitles | - لست متورطاً بهذا- |
| Ben Fiona'ya bu işe dahil olmayacağı yolunda söz verdim. | Open Subtitles | لقد وعدت فيونا انني لن أدعها تتورط في هذا |
| Kadınınla mı halledersin yoksa Jake ile halledersin, bilemeyeceğim ama benim kızım bu işe dahil olmayı hak etmiyor. | Open Subtitles | لا يهم إن أصلحتَ الأمر مع فتاتك (أو مع (جايك وذلكَ لأنَّ إبنتي لا تستحق أن تتورط بهذا الأمر |
| Kadınınla mı halledersin yoksa Jake ile halledersin, bilemeyeceğim ama benim kızım bu işe dahil olmayı hak etmiyor. | Open Subtitles | لا يهم إن أصلحتَ الأمر مع فتاتك (أو مع (جايك وذلكَ لأنَّ إبنتي لا تستحق أن تتورط بهذا الأمر |
| Bu işe dahil olursa kızınız daha büyük bir tehlike içine girebilir. | Open Subtitles | ،إن كانت متورطة بهذا ربما تكون ابنتكم في خطر محدق |
| Ayrıca Amerikan mafyası da işe dahil olabilir. | Open Subtitles | والمافيا الأمريكية قد تكون متورطة أيضاً |
| Hayır, Vakıf bu işe dahil değil. | Open Subtitles | لا، الشركة غير متورطة في هذا بأي شكل |
| Bu işe dahil olan diğer insanlar yapar. | Open Subtitles | هناك أشخاص أخرون متورطون في هذا أيضا |
| Artık bu işe dahil olamam. | Open Subtitles | لا استطيع ان اتورط اكثر في الامر |
| Demek beyazları da bu işe dahil ediyoruz? | Open Subtitles | الآن نورط البيض في هذا أيضاً؟ |
| Üçüncü bir mafyanın işe dahil olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | أتُخبرني أنّ هناك عصابة ثالثة مُتورّطة في هذه القضيّة؟ |
| Belki de en baştan beri bu işe dahil olmamız bir hataydı. | Open Subtitles | ربما كان من الخطأ بالنسبة لنا أن نتورط شخصيا منذ البداية. |