| Kahvaltıya ne dersin? Bir işe yara Pete. | Open Subtitles | مارأيك بأن تعدُ لنا بعض الفطور ، كن مفيداً يابيت |
| Buraya gel. Bir işe yara. | Open Subtitles | تعالِ هنا ، قومي بشيء ذا فائدة. |
| Dolaba git, sağ alttaki çekmeceden bir önlük al ve bir işe yara. | Open Subtitles | اذهب إلى ذلك إلى الدولاب الدرج السفلي، إجلب لنفسك مريلة وقم بشيءٍ مفيدًا |
| Tamam, pekala, bir kere de işe yara, seni ahmak Fransız. | Open Subtitles | أجل، حسناً، أفعل شيئاً نافعاً أيها الفرنسي الأحمق |
| Şimdi lütfen bir işe yara ve arabayı hazırlat. | Open Subtitles | الآن اجعلي نفسك مفيدة اتصلي بالسيارة لتأخذني |
| Sonsuza kadar burada çalışabilirim artık. O zaman bir işe yara. | Open Subtitles | إذن كوني مفيدة أفحص الدقاق الأيمن |
| İşe yara, Lütfen, Lütfen, Lütfen.. | Open Subtitles | ارجوك اعمل شيئاً ارجوك ، ارجوك ن ارجوك |
| Kıpırdama, Jane. Mary, onu hemen kaldır. Bir işe yara. | Open Subtitles | اثبتي يا (جاين)، ضعي هذا مكانه يا (ماري) ابحثي عن شيء مفيد تفعليه |
| Bir işe yara. Biraz kalas kes ve ateş yak. | Open Subtitles | أنت، كن مفيداً وأقطع لنا بعض الخشب وأشعل النار. |
| Bir işe yara, git para çek bankadan. | Open Subtitles | كن مفيداً و ارسم لي بعض النقود. |
| Al, bir işe yara. Şunu fırına koy. | Open Subtitles | خذ، كن مفيداً وضع هذه بداخل الفرن |
| Buyur beyefendi, bir işe yara. | Open Subtitles | تفضل أيّها السيد، كن ذا فائدة. |
| Bir işe yara. | Open Subtitles | وإجعلي نفسكِ ذا فائدة. |
| İkinci olarak ise, etrafta dolanacaksan bir işe yara bari. | Open Subtitles | ثانيًا , إن كنت ستكون في الأرجاء اجعل من نفسك مفيدًا |
| Böyle de kalabilir. Ayaklarını bağla da bir işe yara. | Open Subtitles | ـ أنه بخير هكذا ـ أربط ساقيه وكن مفيدًا |
| Şimdi, bir işe yara da şuradaki kayalara parametreleri kur. | Open Subtitles | و الأن كٌن نافعاً بعض الشيء وقُمبتَعليمبعض الصخور. |
| Benim bebeğim ağlıyor. Sen de bir işe yara. | Open Subtitles | هذا طفلي الذي يبكي, كُن نافعاً |
| Ben duştayken bir işe yara ve yemek için müzik seç. | Open Subtitles | والان اجعلي نفسك مفيدة بينما انا استحم واختاري موسيقى للعشاء |
| Pekâlâ, kalıyorsan bari bir işe yara, o lanet olası kuşu temizle. | Open Subtitles | حسنا، إذا كنت gonna عصا حولها، تجعل نفسك مفيدة وتنظيف الطيور لعنة. |
| Şimdi gidip işe yara ve buz getir. | Open Subtitles | لذا كوني مفيدة واذهبي لجلب بعض الثلج |
| İşe yara, Lütfen.. | Open Subtitles | ارجوك اعمل شيئاً |
| Kıpırdama, Jane. Mary, onu hemen kaldır. Bir işe yara. | Open Subtitles | اثبتي يا (جاين)، ضعي هذا مكانه يا (ماري) ابحثي عن شيء مفيد تفعليه |
| Kalk da bir işe yara. | Open Subtitles | إجعل نفسك مفيدا |
| Bu arada, bir işe yara ve bize daha çok bilgi bul. | Open Subtitles | في هذه الأثناء أجعل نفسك مفيداً وأحصل لنا على مزيد من المعلومات. |
| İşe yara. Bana buzdolabından bir bira getir. | Open Subtitles | كن مفيدا و أعطني علبة بيرة من الثلاجة |
| Biraz işe yara ve şu şişeyi büyük büyük babana uzat. | Open Subtitles | قم بعمل مفيد وأعطي الزجاجة لجدك |