| Teröristler binlerce kişiyi öldürdüklerinde idama mahkûm edildiler. Ama onların başka planları vardı. | Open Subtitles | حين قتل الإرهابيون آلاف الأبرياء حُكم عليهم بالإعدام ، كان لديهم خطط أخرى |
| İşlemediği bir cinayet için suçlandı ve idama mahkum edildi. | TED | لقد كان متهماً في جريمة لم يرتكبها وقد حُكم عليه بالإعدام شنقاً. |
| İdama mahkum edilmiş bir proje üzerinde kişisel bir özveriyle çalışıyorduk çünkü anlamlı bir şeye bağlandığımızı hissetmiştik. | TED | لهذا كنّا نعمل بمثل تلك المشاركة الشخصية على مشروع حُكم عليه بالإعدام لأننا أحسسنا أننا متصلون بشيء ذي معنى. |
| Eğer silahı kullanırsam, ya deliğe, ya tecride ya da idama giderim. | Open Subtitles | لَو استَخدَمتُ المُسدَس سيَنتهي بي الأمر في الحَجز، الانفرادي، أو وَحدَة الإعدام |
| Ama Hernandez'i öldürürsem, ya tecride ya da idama giderim. | Open Subtitles | لكني إن قَتَلتُ هيرنانديز سأذهبُ إلى الانفرادي أو وَحدَة الإعدام |
| Kanunen onaylanmış bir idama müdahale ederek benim emirlerime karşı geldin | Open Subtitles | تخالف أوامر رسولي و تجرأت على التدخل في إعدام مؤيد رسمياً |
| İdama gelen adamın, bu ismi kullandığını nereden biliyorsun? | Open Subtitles | هذا الرجل الذي أتى للإعدام كيف تعرف أنه استخدم هذا الاسم؟ |
| Arlen Bitterbuck bir jüri tarafından suçlu bulunup, idama mahkum edildin ve eyalet yargıcı bunu onayladı. | Open Subtitles | أرلين بيتربك... لقد حكم عليك بالإعدام من هيئة المحلفين... بالحكم المفروض من القاضى بالشأنالجيدفى الولايه. |
| Bu süre zarfında, gülenler, yıkananlar, anne babası ya da çocuklarıyla yemek yiyenler ve cinsel ilişkiye girenler idama mahkum edileceklerdir. | Open Subtitles | خلال هذه الفترة كل من يضحك أو يستحم ، اويتعشى مع الآباء والأمهات والأطفال... ... أو جامع سيصدر الحكم عليه بالإعدام. |
| Şimdi de cinayete teşebbüs suçuyla idama mahkûm ediliyorsun. | Open Subtitles | الآن، حُكم عليكَ بالإعدام بسبب مُحاولة قتل |
| Seni idama mahkûm etmeleri babanın yüzündendir. | Open Subtitles | لو لم يكن هو والدكَ ما كان حُكم عليكَ بالإعدام |
| Tamam, idama ilişkin yorumları yazıp birkaç fotoğraf almam gerekiyor. Saat 10:00 gibi evde olurum. | Open Subtitles | حسناً, سأعد التقرير الخاص بالإعدام, وألتقط بعض الصور, وسأعود عند العاشرة |
| "Keşke müebbede değil, idama mahkum olsaydım."dersin. | Open Subtitles | أو ستتمنين لو حُكم عليكِ بالإعدام وليس السجن المؤبد. |
| Kardeşin açıklamamıza izin vermiyor diye idama mahkum olduk. | Open Subtitles | ،نحن جميعاً حُكم علينا بالإعدام لأن أختكم لم تدعنا نشرح |
| Alvarez idama gitmeliydi, bu kadar. | Open Subtitles | يجبُ أن يكونَ ألفاريز في وَحدة الإعدام و تَنتهي القِصَة |
| Ondan sonra da idama gideceksin. | Open Subtitles | و عِندَها سيَنتَهي بِكَ المَطاف في وَحدَة الإعدام |
| Yaptığın itirafı müdüre söylersem idama gideceğini bile bile işlediğin cinayeti kabul mü ediyorsun? | Open Subtitles | تعترفُ بقتلهِ و أنتَ تعلَم أني يُمكنني إخبارُ الآمِر بأنكَ اعترَفت، و ربما ينتهي بكَ الأمر في وحدة الإعدام |
| İkinizi de kafese tıkarım orada birbirinizi yersiniz ta ki biriniz geberene diğeriniz de idama gidene kadar. | Open Subtitles | يُمكنني وضعكُما معاً في ذلكَ القفَص حيثُ يُمكنكما أن تضربا بعضكما حتى يموتُ أحدكما و الآخَر يُصبحُ في وحدَة الإعدام |
| Tecavüz ciddi bir suçtur. Müebbete, idama mahkum olabilirdiniz. | Open Subtitles | الإغتصاب هو من الجنايات الرئيسية كان يمكنك أن تأخذ مؤبدأ أو إعدام |
| İyi ki bu ülkede idama mahkum edilme yok. | Open Subtitles | لحسن الحظ ليس هناك حكم إعدام في هذه البلاد. |
| ...idama mahkum edilen mahkumun hücresinin kapısı "X." ile işaretlenir. | Open Subtitles | ...باب السجين الذي تم التخطيط لإعدامه X كانت به علامة |
| Cinayetten, idama bile mahkum edilebilirdi. | Open Subtitles | قتل.. من الواضح انه من الممكن ان يحصل على عقوبة الموت |
| Bu adamlar vatan hainidir. İdama başlayın. | Open Subtitles | هولاء الرجال خونة للعرش اشنقوهم |