| İddialara cevap vermekten, yayılmaya engel olmak için yeteri kadar uğraşmadı. | Open Subtitles | وردا على الادعاءات التي تنصعلىعدمفعل شيء .. |
| Şey, evet, ancak iddialara atıfta bulunuyorum. | Open Subtitles | حسنا، نعم، ولكن أنا أشير إلى هذه الادعاءات |
| Ama böyle iddialara karşı sorumlu olmadığımı düşünüyorum. | Open Subtitles | ولكنك ستجدين أني لست مسؤولاً عن تلك الاتهامات. |
| Bana hasta ve nefret dolu bir beyinden çıktığı belli olan bu korkunç iddialara cevap verme şansı tanıdığın için teşekkürler. | Open Subtitles | ان اتمكن من رفض هذه الاتهامات الشنيعة ومن الواضح انها مزوّرة من قبل عقول مريضة و حاقدة |
| Yönetime yakın kaynaklar iddialara ne doğruluyor ne de yalanlıyor. | Open Subtitles | المصادر القريبة من الإدارة يمكنها أن تأكد أو تنكر هذه المزاعم |
| İddialara göre Millberry, gardiyanı etkisiz hâle getirip hapishane nakil aracından kaçmış. | Open Subtitles | ميلبري) مزعوم أنه هرب) من عربة النقل الخاصة بالسجن بعد التغلُّب على الحرّاس |
| Cinayet işleyen bir alçak olsa bile iddialara göre. | Open Subtitles | حتى إن كان قاتل حقير، كما يُزعم. |
| Bu tarz iddialara şüpheci yaklaşırım | TED | لدي شكوك حول مثل هذه الادعاءات. |
| Uzun lafın kısası, bu dilin dil bilgisine sıkıştırılan kara ve beyaz büyü hakkında yavan iddialara sahip olan Yeni Nesil kuramcılar ile karşılaşmasıdır. | Open Subtitles | لتقديم قصة قصيرة معقدة، ركض إلى منظري العصر الجديد الذين جعلوا الادعاءات حول السحر الأبيض والأسود غير مشوقة المضمنة في قواعد هذه اللغة. |
| İddialara cevap verecek misiniz? | Open Subtitles | هل ستقوم بالرد على الادعاءات ؟ |
| Bay Reston, şirketinizin 5K baz istasyonlarının kayda değer sağlık riskleri oluşturduğu yönündeki iddialara ne diyeceksiniz? | Open Subtitles | السيد (بريستون)، كيف ترد على الادعاءات بأن أبراج الـ(5 كيه) لشركتك تشكل أخطارا بليغة على الصحة؟ |
| Bugün Jessup Donaghy'nin sahte bir batılı haber kanalında sunuculuk yaptığı iddialarını reddedi ve iddialara, alıntı yaparsak, | Open Subtitles | التقارير اليوم تفيد أن هناك حالة من الإنكار أن (جوسيب دوناجي), قامت بإذاعة أخبار غربية ملفقة, ويدعو هذه الاتهامات, باقتباس: |
| N.D.O, umarım, çünkü iddialara göre yüksek rütbeli polis görevlilerin müdahil olmasıyla tecrübeli polis dedektifi bu tartışmalı davadan alınmıştır. | Open Subtitles | الـ " آن دي آو " ، كما آمل لأنّه.. هذه المزاعم بتدخّل قادّة الشرطة.. لتنحية شرطيّ مخضرم من تولّي قضيّة مثيرة للجدل |
| Bu iddialara dair kanıtınız var mı? | Open Subtitles | ألديك أي دليل يدعم هذه المزاعم ؟ |
| Yeni nişanlısına bu şüphe bulutuyla ilgili ne düşündüğünü sorduğumuzda Miss Roberts bu iddialara inanmadığını ifade etti. | Open Subtitles | وحين طُرح عليها السؤال بشأن ،غيوم الشكّ التى تحيط بخطيبها الجديد (أبانت الآنسة (روبرتس عن عدم تصديقها لتلك المزاعم |
| İddialara göre adamın biri eski karısını öldürmüş. | Open Subtitles | رجل ما قتل طليقته بشكل مزعوم |
| İddialara göre taciz. | Open Subtitles | إعتداء جنسي مزعوم |
| İddialara göre Drew Peterson'nun bir akrabası, arkadaşlarından birine Peterson'a Stacy Peterson'un kayboluşu. | Open Subtitles | أن قريباً لـ (درو بيترسون) طلب على نحو مزعوم من صديق ...أنه ساعد (بيترسون) على حَمل (اختفاء (ستيسى بيترسون... |
| Cinayet işleyen bir alçak olsa bile iddialara göre. | Open Subtitles | حتى إن كان قاتل حقير، كما يُزعم. |