| İkinci yarısı büyük ölçüde sınıfta yaptığım şekerlemeydi. | TED | النصف الثاني كان فقط قيلولة كبيرة، إلى حد كبير، في الفصل. |
| 16. yüzyılın ikinci yarısı Japonya'nın Hıristiyanları için acı bir dönemdi. | Open Subtitles | شكَّل النصف الثاني من القرن السادس عشر وقتًا عصيبا على اليابانيّين المسيحيّين |
| Romeo ve Juliet'in ikinci yarısı üç dakika içinde başlayacak. | Open Subtitles | النصف الثاني مِن مسرحية "روميو وجولييت" سيبدأ خلال ثلاث دقائق. |
| Eğitiminizin ikinci yarısı şimdi başlıyor, ve hiç de kolay olmayacak. | Open Subtitles | النصف الثاني من تدريبكم يبدأ الآن ولن يكون سهلًا قط |
| Ödemenin ikinci yarısı yatar yatmaz gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أود المُغادرة بمُجرد أن يتم دفع النصف الثاني من المبلغ |
| - Sadece ikinci yarısı. | Open Subtitles | النصف الثاني فقط |