| İlk kurbanda özensizdi, sonrakilerde ise cerrahi. | Open Subtitles | إذاً، لقد كان قاسياً مع الضحية الأولى وجراحياً مع الآخرين |
| İlk kurbanda olduğu gibi, bunda da tüm olanları biliyorlar. | Open Subtitles | ،إذن تماماً مثلما فعل مع الضحية الأولى إنهم يعرفون كل شيء |
| Ama zehir ilk kurbanda kullanılandan farklıymış. | Open Subtitles | لكن لابُد أن السُم مُختلف عن الضحية الأولى |
| İlk kurbanda böyle bir şey yok muydu? | Open Subtitles | الضحية الأولى ألم تحْمِل أي قطع عليها ؟ |
| İlk kurbanda zanlıyla oto park alanında buluştu. | Open Subtitles | صحيح؟ مثل الضحية الاولى ايضا التقت الجاني في مرأب سيارات |
| Birileri, Joshua Parker'ın beslendiğinden ve hayatta olduğundan emin olmuş ilk kurbanda bu yoktu. | Open Subtitles | شخص ما حرص على إطعام (جاشوا باركر) وإبقائه حيّا, على خلاف الضحية الأولى. |
| Bu tutarsız durumlar Mississippi'deki ilk kurbanda da var mıydı? | Open Subtitles | هل كانت هذه الامور الغريبة موجودة في الضحية الاولى |
| İlk kurbanda, yaraların büyük bölümü öldürme hedefine yönelik. | Open Subtitles | الضحية الاولى معظم الصدمات كانت مناسبة |