| Peki, ölmeden önce neden inançlarını kaybedip o şeye tapmaya başlıyorlar? | Open Subtitles | لكن لماذا يفقدون إيمانهم قبل موتهم و يبدأون في عبادته ؟ |
| Vatandaşlar sözümüze olan inançlarını yitirmeye başlıyorlardı. | TED | بدأ المواطنون يفقدون إيمانهم في وعودنا. |
| Sonra inançlarını kaybeden çocuklar gibi oldular. | Open Subtitles | آنذاك أصبح القوم كالأطفال الذين فقدوا إيمانهم |
| Ve sen de onun, kız arkadaşıyla seks yapabilmek için dini inançlarını bir kenara bırakmasını isteyen okul arkadaşısın. | Open Subtitles | وأنت رجل الأخوية الذي طْلبُ مِنْه ودَفْعه لتعليق معتقداته الدينية بـ الجانب لكي تستطيع أَنْ تمارسْ الفاحشة مَع صديقتِكَ. |
| Bazı insanlar inançlarını kaybeder, çünkü cennet onlara görünmez. | Open Subtitles | بعض الناس يفقدون ايمانهم لأن الجنه تريهم القليل |
| Sadece bir öğleden sonra inançlarını bir kenara bırakamaz mısın? | Open Subtitles | هل يمكن ولو لمره واحده ان تتنازلي عن معتقداتك ؟ |
| Büyük ortaklar senin bu davayı layığıyla yürütebileceğine dair inançlarını kaybettiler. | Open Subtitles | فقد الشركاء الكبار ثقتهم في قدرتك علي توليك تلك القضية بفاعلية |
| Eğer ailevi inançları ve... ...düşünceleri değiştirebilirsek... ...toplumun inançlarını ve düşüncelerinide değiştirebiliriz. | TED | لو إستطعنا تغيير طريقة تفكير و معتقدات الأسر، يمكننا أن نغير معتقدات و طرق تفكير المجتمعات. |
| Sonra inançlarını kaybeden çocuklar gibi oldular. | Open Subtitles | آنذاك أصبح القوم كالأطفال الذين فقدوا إيمانهم |
| Cesaretlerini, Takdiriilahi'ye olan inançlarını kaybettiler. | Open Subtitles | فقدو شجاعتهم، كما فقدو إيمانهم في الله. فقدو شجاعتهم، كما فقدو إيمانهم في الله. |
| Kimileri, inançlarını kanıtlamak için zehirli yılanlarla uğraşıyor. | Open Subtitles | بعض الناس يعالجون أنفسهم بالأفاعى السامة لإثبات إيمانهم |
| Müziğe olan inançlarını mı kaybetsinler? | Open Subtitles | سوف يكون التأثير عليهم سئ سوف يفقدون إيمانهم بالموسيقى |
| Müziğe olan inançlarını mı kaybetsinler? | Open Subtitles | سوف يكون التأثير عليهم سئ سوف يفقدون إيمانهم بالموسيقى |
| İnançlarını ispatlamak için tonlarca para bağışlıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يتبرّعون بالكثير من الأموال لإثبات إيمانهم |
| Halk arasında dini inançlarını açıklamamaya özen gösterdi. | Open Subtitles | كان حريصا على ألا يُستدرج إلى الحديث جهارا عن معتقداته الدينية، |
| Böylesine yüksek prensiplere sahip kimseler inançlarını korumaktansa ölmeyi tercih eder. | Open Subtitles | أولئك متمسكين بالمبدا يفضل أن يموت لحماية معتقداته |
| Acı çekenlere ve inançlarını kaybedenlere aitim, ben buraya aitim. | Open Subtitles | أنا انتمى لهؤلاء من يتألّمون ومن فقدوا ايمانهم أنا أنتمى لهنا |
| Ama sevdiğin birini feda etmek inançlarını sınar. | Open Subtitles | لكن الأضطرار للتضحية بشخص تحبينه يضع معتقداتك تحت الأختبار |
| Anne-baba olmak isteyen tüm o umutsuz insanların bu şarlatan doktora olan inançlarını düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | أيمكنك تخيل كل هؤلاء الاشخاص اليائسين الذين يريدون ان يكونوا اباء يضعون ثقتهم فى هذا الطبيب الكاذب ؟ |
| Bayan Herman herhalde oğlunuzun inançlarını onaylıyor olamazsınız? | Open Subtitles | مس هيرلين, بالطبع لن تتغاضي عن معتقدات ابنك |
| İnançlarını bilmem ama yayları çok kuvvetli değil. | Open Subtitles | ,دعنا من عقيدتهم إنهم أقوياء جداً |
| Ve onların inançlarını, dinlerini ve kültürlerini öğrendi. | Open Subtitles | وتعرف منهم على طبيعة دينهم وعقيدتهم وثقافاتهم |
| Dinlesene... Eski kahramanlara olan inançlarını yitirdiler. | Open Subtitles | اسمعهم لقد فقدوا الثقه في الرموز القديمه |
| Çocukların ve ailelerin inançlarını birden yıkıp, yok sayamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نتدخل في شأن إسقاط أديان الأطفال وديانات أسرهم. لم لا؟ |
| Yüzyıllar boyunca Yezidilerin inançlarını anlamayan Müslümanlar ve Hıristiyanlar, onları şeytana tapanlar olarak kınadılar. | TED | لمئات السنين، المسلمون والمسيحيون الذين لا يفهمون معتقداتهم يعتبرون اليزيديين مثل عبدة الشيطان. |
| Teyla'nın inançlarını yasaklama riskini alarak mı? | Open Subtitles | حتى لو أدى الأمر إلى التضحية بمعتقدات تايلا ؟ |