| İnsanlar beni tanısın diye bıyık bırakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررت إلى زرع هذا الشارب حتى يتعرف علي الناس |
| Ben bir gezginim, bazen insanlar beni misafirperverlikle karşılar, samandan yataklarda uyurum, | Open Subtitles | إني هائم، وأحيانًا... يعرض علي الناس الضيافة وأنام على فراش من القش، |
| Salak olamazsın. Salak insanlar beni sinirlendirmezler. | Open Subtitles | و لا يمكن أن تكون غبي لأن الناس الأغبياء لا يمكنهم الضغط على زراري والبدأ بإزعاجي |
| Ama insanlar beni uğurlayamayacak kadar meşgulse epey bir meşgul olmalılar. | Open Subtitles | ولكن. إذا كان الناس منشغلون جداً لوداعي فلابد بأنهم منشغلون فعلاً |
| İnsanlar beni anlamıyor. | Open Subtitles | الناس فقط لا يَفْهمونَني. |
| Farkettim ki, yaratttığım şeyleri giydiğimde, insanlar beni durdurup, şöyle diyorlar, "Bu gerçekten çok hoş. Nereden alabilirim bunu?" | TED | لاحظت عندما ارتديت أعمالي، أن الناس يستوقفونني و يقولون، "يااه، هذا لطيف حقاً. أين يمكنني الحصول على واحد؟ " |
| İnsanlar beni anlayamıyorsa benim sorunum mu? | Open Subtitles | لقد تم اختراع الخير و الشر لكي يتم إيقاع الناس في الشرك |
| İnsanlar beni aksi keçi gibi mi görüyor? | Open Subtitles | أهذا ما يفكر به الناس عني أنني الشخص العابس الكبير؟ |
| İnsanlar beni tanısın diye bıyık bırakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررت إلى زرع هذا الشارب حتى يتعرف علي الناس |
| İnsanlar beni tanımaya başlarsa ramen restoranlarına gidemem. | Open Subtitles | لا أستطيع دخول مطاعم الـ"رامن" حيث يتعرف علي الناس. |
| Salak olamazsın. Salak insanlar beni sinirlendirmezler. | Open Subtitles | و لا يمكن أن تكون غبي لأن الناس الأغبياء لا يمكنهم الضغط على زراري والبدأ بإزعاجي |
| Çünkü insanlar beni sürekli açılı fotoğraflarda etiketliyorlardı. | Open Subtitles | و لقد اغلقت الفيس بوك لأن الناس استمروا في عنونتي في الزاوية العليه من الصور |
| Her zaman dediğim gibi, bugün bir yıldızsam insanlar beni bir yıldız yaptığı içindir... | Open Subtitles | دومًا ما قلت، إذا أصبحتُ نجمة ..هذا لأن الناس جعلوني نجمة |
| 50 yıl boyunca insanlar beni bir şekilde küçümsediler çünkü onlar bunu çok çok kolay bir biçimde yapabiliyorlardı. | TED | كان الناس يزدرونني طوال 50 سنة لأنه كان بإمكانهم فعل ذلك بطريقة أسهل بكثير. |
| Çocukluğumdan beri, insanlar beni hep belli kategorilere sokuyor. | Open Subtitles | كان الناس يدعوني بالخنزير عندما كنت صغير |
| İnsanlar beni kandırdılar ama gerçek senin beni tanıyacağını biliyordum. | Open Subtitles | لقد كان الناس يخدعوني، لكنني كنتُ أعرف أنّ شخصيّتكِ الحقيقيّة ستعرفني |
| İnsanlar beni anlamıyor. | Open Subtitles | الناس فقط لا يَفْهمونَني. |
| 14 eyaletde insanlar beni ilk adımla tanır. | Open Subtitles | حسنا، هل تعرفين أن الناس في 14 ولاية يعرفونني باسمي الأول؟ |
| Yani sence, insanlar beni mükemmel mi buluyor? | Open Subtitles | إذن أنتِ تقولين أن الناس تظن أننى مثاليــــــــة؟ |
| Şu günler insanlar beni çok sevmediği için pek meşgul değilim. | Open Subtitles | لست مشغولا بما أن الناس لا تحبني هذه الأيام |
| İnsanlar beni anlayamıyorsa benim sorunum mu? | Open Subtitles | لقد تم اختراع الخير و الشر لكي يتم إيقاع الناس في الشرك |
| İnsanlar beni aksi keçi gibi mi görüyor? | Open Subtitles | ماذا تعنين، بما أنا عليه؟ أهذا ما يفكر به الناس عني أنني الشخص العابس الكبير؟ |