| O zaman kendininkini iptal et. Başka bir hafta sonu yine yapabilirsin. | Open Subtitles | ألغي حفلتك فحسب بإمكانك أن تجعل عيد ميلادك في نهاية أي إسبوع |
| Bir hastam her şeyi iptal et, dedi. | Open Subtitles | كان عندي مريض اليوم، قال بأنني يجب أَن ألغي كل شئ |
| Hemşire, MR'ı iptal et. Ameliyathaneyi ara ve acilen hazırlanmalarını söyle. | Open Subtitles | أيتها الممرضة , ألغِ الأشعة و جهزي غرفة العمليات الابتدائية |
| Bu akşamki bütün saçma sapan planlarını iptal et. | Open Subtitles | اشعر به يبتعد عني إلغي كل شيء كنا سنفعله |
| Bu öğleden sonrayı iptal et. Her şeyi akşama kaydır. | Open Subtitles | ألغ موعد بعد الظهر، وقم بتأجيل كل شيء إلى المساء. |
| - Fark etmez. Sadece her şeyi iptal et. Artık bir sürpriz değil. | Open Subtitles | هذا لا يهم , فقط قم بإلغاء الأمر هو لن يكون بمثابة مفاجأة بعد الآن |
| Ama bir dans programı kaldır, okul müzikalini iptal et, herkes isyanlarda. | Open Subtitles | لكن إلغاء برنامج رقص .. إلغاء مسرحيات الغناء وفجأة تكون هناك ضجة |
| Öğle yemeğimi iptal et, Şehir Kulübü'nde benimle Bay Butts için bir rezervasyon yap. | Open Subtitles | الغي موعد عشائي, سأذب الى النادي مع السيد . باتس.. |
| Ve genç bayan ne söylediyse iptal et ve ona tavuk çorbası getir | Open Subtitles | و ألغي , أي شيء طلبته الشابة الصغيرة وأحضر لها شوربة الدجاج . |
| Dell, bugünkü randevularımı iptal et. | Open Subtitles | لتجهز لك إمتيازات جراحية في المستشفى ديل,ألغي مواعيد المرضى طوال اليوم |
| Uzun sürebilir, o yüzden programının geri kalanını iptal et. | Open Subtitles | قد يستغرق فترة, لذا ألغي إلتزاماتكِ لليوم |
| Mitinglerimi iptal et ve yemeklerimi kontrol ettir. | Open Subtitles | ألغي مناسبات ظهوري للعلن وقم بفحص عينات طعامي. |
| Randevuları iptal et. | Open Subtitles | ألغِ كلّ مواعيدي مع المرضى لا تخبرهم بأيّ شيء |
| Pervaneli elektrikli testere zımbırtısının tanıtımını iptal et. | Open Subtitles | ألغِ إذن ذلك العرض عن المنشار الكهربائي المزوّد بالمروحة، حسناً؟ |
| Erken ayrılacağım. Lütfen, bütün randevularımı iptal et. | Open Subtitles | عليّ المغادرة في الحال أرجوك إلغي كل مواعيدي |
| O halde iptal et. Sadece itibarımı değil, hayatımı da kurtarmış olurum. | Open Subtitles | ألغ ِ موعد "لانشباد", فلن أنقـِذ سمعتي فقط, بل و حياتي أيضاً |
| bugün şu aptal yapımcı ve oğlu ile olan randevuları iptal et... ve tüm günleri bizim süper kahraman filmine ayır! | Open Subtitles | قم بإلغاء جميع مواعيد ذلك المُنتج الأحمق وابنه وأعطي جميع المواعيد لبطل فيلمنا العظيم |
| Anlaşıldı, Icarus. Kule 3 ve 4 kaybedildi. Alarmı iptal et. | Open Subtitles | عُلم، اكريوس، فقدان أبراج الاتصال 3و4 إلغاء الإنذار |
| 1'deki randevumu iptal et, 2'dekini 1'e kaydır ve onu da iptal et. | Open Subtitles | الغي موعدي الساعة الواحدة وقدمي مكانه موعد الساعة الثانية والغيه ايضًا |
| Sonraki randevuyu iptal et. Bu biraz uzun sürecek. | Open Subtitles | الغ مقابلتى التالية، هذا سيأخذ وقت |
| Bir kaza olacak. iptal et. | Open Subtitles | سوف تقع هناك حادثه إلغى الموضوع |
| Onları iptal et. Büyük patron, ofise her gün katılmaz. Doğru, amca? | Open Subtitles | ألغيه إذن،الرئيس الكبير لا يأتى كل يوم أليس كذلك يا عمي؟ |
| Bütün deli doktoru randevularını kuaför işlerini, şekerlemeleri iptal et. | Open Subtitles | الغى كل المقابلات المزعجة ، وقص الشعر الاضواء ، التزين |
| Tamam, öncelikle akşam yemeği konusunu iptal et. | Open Subtitles | حسنا، بالنسبة للعشاء الليلة، ألغه |
| - Toplantım vardı. - İptal et! | Open Subtitles | ... ـ أنا لدي إجتماع في ـ إلغيه |
| Bu sabaha koyduğum her şeyi de iptal et. Arıyorum. | Open Subtitles | ـ وألغي كل شيء رتبته في هذا الصباح ـ سأتصل الآن |
| - Ekstra piyano dersi almam gerek. - Hayır, hayır, iptal et. | Open Subtitles | اعتقد ان لدي درس بيانوا اضافي - لا لا , الغيه - |