"ipucuna" - Translation from Turkish to Arabic

• خيط
• تلميح
• أمارة

Ve yine de polis merkezindeki telefon artarak çaldı ve yine de polis arabaları, orada burada görülen başka bir kişiyi araştırmak için şehrin genelinde çırpınarak her ipucuna azimle koştu.
وظل الهاتف يرن بتكرار لا ينتهي بمراكز الشرطة، وبقيت سيارات الدورية تتبع بعناد كل خيط عبر المدينة

Yoksa iki adam, sıcak bir işçi konulu ipucuna mı atlıyor?
هل أرى رجلان مثيران يقفزان لملاحقة خيط الرجل العامل ذو الصلة الوثيقة؟

Kayıp kız hakkında bir ipucuna vardınız mı?
إسمع ، هل حصلت على اي خيط يدل على الفتاة المفقوده ؟

Biliyorum beraber çalıştınız ama mektupları ondan önce bulursam, çok havalı olacak. Bir ipucuna ne dersin?
"اعلم انكم تعملون مع بعضكم ، لكن إذا وجدت "الرسائل قبل ان تجدها ، فسوف يكون مثيراً جداً ، ماذا عن تلميح ؟

Bir bilgi sızdırma... ipucuna rastladınız mı?
لم ترى اى تلميح على تعاملات داخلية ؟

Şifreyi sen de gördün. Bu sizi başka bir ipucuna götürecek ve o da başka bir ipucuna.
تلك ستقود إلى أمارة أخرى، وتلك ستقود إلى غيرها.

Ya da başka bir ipucuna götürebilecek herhangi bir ipucu.
‫أو على الأقل شيء ‫يقودني إلى خيط آخر

Bir...bir ipucuna ihtiyacım var sadece. İzleyecek bir ipucuna.
أحتاج دليلًا فحسب، خيط لأتّبعه.

Bir...bir ipucuna ihtiyacım var sadece.
أحتاج دليلًا فحسب خيط لأتّبعه

Bir ortağı var, adam VX satışında güçlü bir ipucuna sahip olduğuna yemin ediyor.
(دانتى) لديه شريك و هو يُقسم أن لديه خيط عن غاز "الأعصاب"

- Bir ipucuna bakmaya gittiler.
ذهبوا ليتفقدوا خيط ما

Şu an yeni ipucuna sahibiz: Farhad Hassan.
لدينا خيط جديد الآن، (فرهاد حسان)..

Sanırım bir ipucuna ihtiyacım olacak.
أظنني بحاجة الى تلميح

İki fener vardı, bir değil. Ian'ın bir ipucuna daha ihtiyacı vardı, biz de verdik.
احتاج (إيان) أمارة أخرى فأعطيناه إياها.