| Sana baban hakkında söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير أريد أن أخبرك به عن والدك. |
| Bilmek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير أريد أن أعرفه. |
| Kelimeleri yanyana getirebilsem, söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير أود أن أقوله إذا كان بإمكاني الحصول على كلمة في الجنب |
| Sana söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير مما أريد قوله |
| Benim hala istediğim çok şey var. | Open Subtitles | مازال هنالك المزيد اريد ان افعله |
| Bu son unutuşum olmayacak çünkü yapmak istediğim olmak istediğim çok şey var. | Open Subtitles | وأترى، هذه لن تكون المرة الأخيرة التي أنسى فيها، لأن لدي الكثير من الأشياء التي أريد عملها، أشياء أريد أن أكونها. |
| Yapmak istediğim çok şey var. | Open Subtitles | لدي الكثير الذي أريد أن أقوم به في حياتي |
| Hastalık onu benden aldığından beri ona sormak istediğim çok şey var." | Open Subtitles | هناك الكثير أود أن أسأله عنه منذ أن أخذه المرض مني" |
| Bilmeni istediğim çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير مما أريد معرفته |
| Benim hala istediğim çok şey var. | Open Subtitles | مازال هنالك المزيد اريد ان افعله |
| Sana söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | لدي الكثير من الأشياء التي أريد قولها لك |
| Jimmy, sana söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | (جيمي)، هناك الكثير الذي أريد إخبارك به. |
| Sana söylemek istediğim çok şey var. | Open Subtitles | الكثير الذي أريد أن أقوله لكم |