| Partiye gitmeden önce seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | شيلدن هناك شيء أريد أن نتحدث قبل أن نذهب للحفلة |
| Dinle, sana sormak istediğim bir şey var ama yüz yüze sormak istiyorum. | Open Subtitles | هناك شيء أريد أن أسألك لكن أريد مقابلتك شخصياً. |
| Hâlâ sana kızgınım ama bilmeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | لا أزال غاضب منك لكن هناك شيء أريدك أن تعرفه |
| Ama şu an seninle paylaşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | و لكن في الوقت الراهن , لدي شيء أريد أن أشارككي به |
| Sana söylemek istediğim bir şey var, ama bana bir türlü fırsat vermiyorsun. | Open Subtitles | هناك شيء أود أن أقول لك لكنك لا تعطيني فرصة ابدا |
| Buraya gel, sana göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | . تعال معي ، هناك شئ أريدك أن تشاهديه . شاهدي هذا |
| Bak, sana söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك ما يجب ان هناك شيء اريد ان اقوله لك |
| Biz böyle yakınlaşmışken Gina, bilmeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن نقترب أكثر هناك شيء يجب أن تعرفيه عني |
| Kendim geldim doktor. Size göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | أتيت إلى هنا من تلقاء نفسي أيها الطبيب لدي شيء أود أن أريك إياه |
| Dışarıda sana göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء اريدك أن تشاهده بالخارج. |
| Lily, gerçekten söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | ليلي ، هناك شيء أريد أن أتحدث إليك بشأنه |
| Ama ölmeden önce bilmeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن أموت, هناك شيء أريد أن أطلعك عليه |
| Portia, Sana sormak istediğim bir şey var... biliyorum, biraz ani olabilir ama. | Open Subtitles | بورشيا, هناك شيء أريد أن أسألك إياه... وأعلم أنه سيكون مفاجئاً بالنسبة لك |
| Bunun sana tuhaf geleceğini biliyorum ama hatırlamanı istediğim bir şey var. | Open Subtitles | أعلمأنهذاسيبدونوعاًماغريباً .. لكن هناك شيء أريدك أن تتذكّره |
| Yarın sabah benim için yapmanı istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أريدك أن تفعله لأجلي غدا صباحا |
| Sana göstermek istediğim bir şey var. Neden beni hiç bulmaya çalışmadığını merak etmiştim. | Open Subtitles | لدي شيء أريد أن أريه لك تسائلت دائماً لم كانت ترعاني |
| Floransa'da yapmanı istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أود أن مثلك يمكن ممارستها في فلورنسا. |
| Earl benim için almanı istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شئ أريدك أن تجلبه من أجلي |
| Dinle, uzun zamandır sana söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء اريد اخبارك به منذ وقت طويل |
| Evlât, bizim robot ile söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | إسمع يا بني هناك شيء يجب أن أخبرك عن الآلي |
| - Evgeni. - Seni arıyordum. Sana göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | "أفجَني" - . كنت أبحثُ عنكِ - لدي شيء أود أن أريكِ أياه |
| Belki. Size göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | اعتقد لا هناك شيء اريدك ان تراه |
| Seninle erkek erkeğe konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | إذاً هناك شئ أريد أن أتحدث معك بشأنه رجل لرجل |
| İçeri gel. Sana göstermek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | تعال إلى الداخل هنالك شيء أريد أن أريك إياه |
| Alo, Doktor. Benim için yapmanı istediğim bir şey var. | Open Subtitles | الو يا دكتور, هناك شئ اريدك ان تفعله من اجلى |
| Şu ameliyat hakkında sana hep sormak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أردت دائما أن أسألك إياه .. عن تلك العملية |
| Tom'dan bahsetmişken, seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | بالتحدث عن توم هناك شيءٌ أريد أخبارك إياه |
| Size söylemek istediğim bir şey var. | Open Subtitles | عندي شيء أريد أن أخبركم به |