| Yani, sizi telefonlarınızdan istesem de ayıramam. | TED | أعني أنه لا يمكنني أخذ هواتفكم منكم حتى لو أردت ذلك. |
| Dans etmeyeceğime söz veriyorum. Zaten istesem de edemem. İlk iki dansı Bay Collins ile yapmak zorundayım. | Open Subtitles | أعدك بأننى لن أفعل,حتى لو أردت ذلك فعلى أن أرقص الرقصتين الأولتين مع السيد كولينز |
| Seksin süper güçlerimden biri olduğuna inanmak istesem de tatlım, eminim o başka bir tartışma konusu. | Open Subtitles | بقدر رغبتي في التصديق بأن المضاجعة هي أحد قدراتي الخارقة، ولكنني واثق أن هذا أمر مختلف |
| Üzgünüm Mitch, istesem de bu kadar büyük bir anlaşma yapamam. | Open Subtitles | انا آسفه , يا ميتش. حتى لو اردت ذلك لن استطيع ان اقوم باتفاق بهذا الحجم. |
| Katılmayı çok istesem de 72. Cadde'ye uğramayalı en az 10 sene olmuştur. | Open Subtitles | وبقدر ما أريد أن أحضر, فأنا لم أخطوا ما بعد الشارع 72 منذ أكثر من عقد |
| Gerçeği ne kadar bilmek istesem de, ölmeye değmez. | Open Subtitles | وبقدر ما أحب أن أعرف الحقيقة , فهذا لن يفيد شيء بعد وفاتها فعلاً |
| San Francisco'da kalmak istesem de kalamayacağımı söyleyeceğim. | Open Subtitles | وعلى قدر ما أتمنى البقاء هنا في ( سان فرانسيسكو ) ولكن لا يمكنني هذا |
| Sen de biliyorsun istesem de bitiremezdim o işi. | Open Subtitles | حسناً, لعلمك فقط لما كنت سأستمر في هذا |
| Sebastian'ın yeni erkek arkadaşımı görmesini istesem de, kendimi yakalanmış gibi hissettim. | Open Subtitles | رغم أنني أردت لـ(سباستيان) أن يرى خليليّ الجديد فجأة شعرتُ بأنني عالقة |
| İstesem de istemesem de ağabeyimin sorumluluğu bana ait. | Open Subtitles | أنا حامي أخي... سواءً أحببت ذلك أم لا. |
| Zaten istesem de yaşayamam ailemin intikamını alana kadar olmaz. | Open Subtitles | ولم أكن لأستطع حتى لو أردتُ ذلك ليس قبل أن أنتقم لعائلتي |
| Kardeşimi bulmayı ne kadar istesem de şu anda daha ağır basan başka işlerim var. | Open Subtitles | برغم أنّي أودّ مساعدتك لإيجاد أخي، إلّا أن لديّ أمرًا أشدّ ملحّة حاليًا. |
| Ne kadar istesem de bunun sonucunda kindar bir kadın olarak görünmekten daha iyi bir sonuç elde edemem. | Open Subtitles | بقدر ما أود لكن لا توجد هناك وسيلة أن أخرج من هذا وأبدو وكأنني لست أكثر من خطاف حاقد |
| Her ne kadar sizi soymak istesem de ben bile yeni bir marşı bir daha değiştiremem. | Open Subtitles | حتى لو حاولت لن أستطع تبديل موتور جديد بغيره |
| İstesem de sana kızgın kalamam. | Open Subtitles | حتى لو أردت لا أستطيع أن أكون غاضباً عليك |
| İstesem de sana kızgın kalamam. | Open Subtitles | حتى لو أردت لا أستطيع أن أكون غاضباً عليك |
| Yani her ne kadar senin canını almak istesem de, senin için savaşmak zorundayım. | Open Subtitles | ما يعني أني سأقاتل من أجل بقائك حيا بغض النظر عن مدى رغبتي في قتلك |
| Ne kadar zarar vermek istesem de gözlerine baktığımda Daniel'i gördüm. | Open Subtitles | بقدر رغبتي في إيذاءه، إلا أنني حينما أنظر إلى عينيه، فإني أرى دانيل. |
| İstesem de seni şehirde tutamayacağımı biliyorum. | Open Subtitles | اعلم بانه لا يمكنني ابقائك في المدينه حتى لو اردت ذلك |