| Nazır ikinizide görmek istiyormuş. Sana soracağı bazı sorular varmış. | Open Subtitles | ،يرغب الحاجب أن يراكما حيث أنه يريد توجيه اسئلة لكما |
| Torunlarıyla ilgilenmek istiyormuş. Onun da sizler gibi torunları varmış. | Open Subtitles | . انه يريد الاعتناء باحفاده . ان لديه احفادا مثلك |
| Yani, Noel Baba olduğunu itiraf etti, ama işini bırakmak istiyormuş. | Open Subtitles | أعني، هو اعترف انه هو سانتا، ولكنه يريد أن يترك وظيفته. |
| Ben, ona, kızına aşık değilmişim gibi davranıyorum o da, sanki annen için, benimle düello yapmak istiyormuş gibi. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أتصرف وكأني لست واقعٌ في حب أبنته وهو يتصرف كما لو أراد أن يبارزني على أمك |
| Senkronize yüzücü olmak istiyormuş. Hep havuzdaymış. | Open Subtitles | أرادت أن تكون راقصة باليه مائي فكانت تقضي وقتها في حوض السباحة |
| Aşağı gidip bir bakar mısın Bay Arvidsson ne istiyormuş? | Open Subtitles | هل يمكنك الذهاب للأسفل ومعرفة مالذي يريده السيد العجوز ارفيدسون؟ |
| Davacı kızıma karşı şahitlik yapmam için benimle konuşmak istiyormuş. | Open Subtitles | المدعي العام يريد ان يتحدث الى بشأن الشهادة ضد ابنتى |
| - DPO aradı. Şartlı tahliye memurum beni görmek istiyormuş | Open Subtitles | اتصل بي قسم إدارة السجون شرطي التسريح المشروط يريد رؤيتي |
| Herkes depozitolarını geri istiyormuş, herkes kaçışıyormuş. | TED | والجميع يريد استعادة مادفعوه مقدما .. والجميع يُخلي المكان |
| Bryan seni görmek istiyormuş. | Open Subtitles | لقد اتصل مكتب المدعى العام, ان بريان يريد مقابلتك. |
| Şey, dediki tipik bir Amerikan ailesi istiyormuş. | Open Subtitles | حسنا لقد قال أنه يريد عائلة امريكية تقليدية |
| - Zekasını geliştirmek istiyormuş. - Kafasında yeterince boş yer var. | Open Subtitles | ـ قال إنه يريد أن يطور عقله ـ لديه مجال للقيام بذلك |
| Hey, Kim ayrılmak istiyormuş, bayım? Bu gazlamak. | Open Subtitles | من يريد أن يغادر يا رجل هذه ثرثره و كلام فارغ |
| Baba, biri seni sıkıca kucaklamak istiyormuş! | Open Subtitles | أبتاه، هنالك شخصُ يريد معانقة الضخم معانقةً كبيرة |
| - Öyle birdenbire, kayıt dışı görüşmek istedi. - Ne istiyormuş? | Open Subtitles | ـ فجأة ، بشئ ليس فى الحسابات ـ ماذا أراد ؟ |
| Onu uzun süre fotoğraflamama izin verdi, ve yüzünü ışığa bile döndü sanki onu daha iyi görmemi istiyormuş gibi. | TED | لقد سمح لي بتصويره لوقت طويل نسبياً، وحتى أنه قام بتدوير رأسه تجاه الضوء، كما لو أنه أراد أن أراه بصورة أفضل. |
| Ama karanlık güçleri olan büyücü prensi kendi için istiyormuş böylece kraliçe olup tüm diyarı yönetebilecekmiş. | Open Subtitles | لكن ساحرة شريرة بقوى غامضة أرادت الأمير لنفسها كي تصبح أميرة و تحكم الإمبراطورية |
| Aradığı her neyse, birilerini öldürecek kadar çok istiyormuş. | Open Subtitles | أياً كان هذا، فهو يريده بشدة لدرجة أن يقتل لأجله. |
| Bana yemek pişirmeyi öğretmek değilmiş derdi beni pişirmek istiyormuş. | Open Subtitles | ويبدو أنّه لم يكن يرغب في تعليمي الطبخ بل أراد طبخي |
| - Söyleyecekmiş. Ama önce katilin annesinin tahmin etmesini istiyormuş. | Open Subtitles | يقول أنّه سيُخبرنا، لكنّه يُريد لأمّ القاتل أن تحزر أولاً. |
| Rahip olmak istiyormuş. İbne olduğu için cüppesini elinden almışlar. | Open Subtitles | اراد أن يكون كاهنا استبعدوه لأنه كان شاذاً |
| Avatar yolculuğumda bir sonraki aşamaya geçmemde bana yardım etmek istiyormuş. | Open Subtitles | يود أن يساعدني في إتخاذ الخطوة القادمة في محنة الآفاتار |
| Mars elçisi çok mahcupmuş ve kongrede konuşmak istiyormuş. | Open Subtitles | يشعر السفير المريخى بالاسى ويريد ان يتحدث ألى الكونجرس |
| Gazetede editörlük yapıyormuş, Ama, köşe yazarı olmak istiyormuş. | Open Subtitles | إنها محررة صحفية الآن، لكن ما أرادته هي أن تصبح محررة عمود صحيفة |
| Sanki böyle olmasını istiyormuş gibi. | Open Subtitles | كان الأمر وكأنه أراده هو أن يكون كذلك. |
| Ne olursa olsun, sizin iyi olduğunuzdan emin olmak istiyormuş. | Open Subtitles | مهما يَحْدثُ، أرادَ تَأْكيدك كُلّ الموافقة. . |
| Rahatlamak mı istiyormuş? | Open Subtitles | إذن ، إنها تريد أن تكون مستريحة ، أليس كذلك ؟ |
| Zavallı şey, kocasına son bir kez veda etmek için bir kaç saat başbaşa kalmak istiyormuş. | Open Subtitles | المحزن انها ارادت قضاء النصف ساعة الإضافية القادمة لوحدها لِتُودع زوجها |
| Oğlumuzu bulmak için özel dedektif tutmak istiyormuş, ve benim onayımı istedi. | Open Subtitles | عن الرغبة في إستئجار محقق لإيجاد طفلنا ، وتريد موافقتي |