| Eğer kayda alınmış itirafları izlerseniz suçun nerede işlendiğini bilmediklerini ne zaman işlendiğini bilmediklerini nasıl işlendiğini bilmediklerini görürsünüz. | Open Subtitles | و لو شاهدتوا الإعترافات المصورة يتضح أنهم في الواقع لا يعلمون أين وقعت الجريمة و لا يعلمون متى حدثت |
| Artık kanun yaptırımını tanıması ve yanlış itirafları önlemesi için eğittik. | Open Subtitles | حسنا,نحن نقوم بتدريب القوى الأمنية على التعرف و منع الإعترافات المزيفة |
| Taksi İtirafları dizisini seyrederiz. | Open Subtitles | يمكننا أن نشاهد البرنامج وثائقي اعترافات سائق آجره |
| Kötü itirafları eledim davaları yönlendirdim. | Open Subtitles | لذلك السبب ألقيتُ اعترافات سيئة لذلك السبب أدرتُ بشكل مصغّر |
| - Bak, Bill biliyorsun, Vilmer'ın ve Dunbar'ın itirafları sende bu seni temize çıkarmaya yeter. | Open Subtitles | تعلم لديك اعتراف فيلمر واعتراف دونبار هذا اكثر مما يكفى لتبرئتك مع المحققين عظيم جيد عمل جيد منكما انتما الاثنين |
| Erzebet'in hizmetçilerinin itirafları işkence altında alınmıştı. | Open Subtitles | إعتراف خدم أرشبت تم تحت التعذيب. |
| Öldürülmeden önceki son itirafları. | Open Subtitles | بها إعترافات عملاء ومتعاونون مع الإحتلال قبل تصفيتهم |
| Yargıçlar bu tarz itirafları her gün pencereden dışarı atıyor. | Open Subtitles | القضاة يلقون بمثل هذه الاعترافات من النافذة |
| Ama haklı bile olsalar itiraflarda altıncı failin eksikliği, itirafları temel olarak yanlış yapıyordu. | Open Subtitles | و حتى لو كانوا صائبين عدم ظهور هذا المجرم السادس في الإعترافات يجعل الإعترافات غير واقعية |
| Böylesine güzel bürokratik itirafları bölmek istemem ama şimdi ne yapacağız? | Open Subtitles | أكره ان أقاطع هذه الإعترافات الروتينية اللطيفة، لكن ماذا نحن بفاعلين الآن؟ |
| Çocuklar, açık konuşayım burada olanın aksine son dakika itirafları, zincirlenmiş İskoçlar ve araya giren milyonerler yasal sistemin asıl işleyiş şeklini yansıtmıyor. | Open Subtitles | أيها الأطفال، دعوني أكون واضحة معكم. على الرغم ممّا حدث هُنا. فإن الإعترافات التي تأتي في نهاية القضايا بواسطة الأسكتلنديين.. |
| Jebediah Springfield'ın gizli itirafları mı? | Open Subtitles | "الإعترافات السرية لـ(جبدايا سبرنغفيلد)"؟ |
| Dört aşikar teröristin itirafları var. | Open Subtitles | لدي اعترافات خطية من الإرهابيين. |
| Dört aşikar teröristin itirafları var. | Open Subtitles | لدي اعترافات خطية من الإرهابيين. |
| Bu öğleden sonra itirafları dinlemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أريد سماع اعترافات بعد ظهر اليوم |
| Bir yamyamın itirafları olacak. | Open Subtitles | سيكون ذلك بمثابة اعتراف من أكلة لحوم البشر أنفسهم. |
| Böylece üzerimizde neredeyse sınırsız yetkileri bulunan Gizli Polisin insafına bizi bu itirafları yapacağımız hallere sokmaları için bıraktılar. | Open Subtitles | لذا تم وضعنا تحت تصرف الشرطة السرية وكانوا تقريبًا يتحكمون فينا كما أرادوا وجرّنا إلى ظروف كنّا مستعدين فيها لتقديم اعتراف |
| Jack King "Başarılı bir poker oyuncusunun itirafları" adlı kitapta şöyle der... | Open Subtitles | في اعتراف لـ (جاك كينج) لاعب البوكر المشهور قال |
| Kitapta gerçek katillerin itirafları olacak. | Open Subtitles | الكتاب هو إعتراف القاتل الحقيقي |
| Sayın Yargıç, Modell'in itirafları var. | Open Subtitles | شرفك، عندنا إعتراف موديل. |
| Bu aynı televizyondaki "taxi itirafları" gibi... | Open Subtitles | هذا فقط تماماً مثل إعترافات سياراة الأجرة |
| Özür dilerim Bir Telekızın İtirafları'ndan monolog beklemiyordum. | Open Subtitles | آسفة، لم أتوقع مشهد مسرحي فردي من إعترافات من الفتاة العاهرة. |
| Bırak roman okusunlar. İtirafları kontrol edene kadar olayı saklayacağız. | Open Subtitles | دعهم يقرءون ورق الغلاف . سنحجب كل شيء حتى نتحقق من الاعترافات |