| Ama şimdi bir Savaş Tırı kullanıyorum elime geçen en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | وبما أنّي الآن أقود عربة حربيّة فهذه أفضل فرصة قد أحظى بها يوماً |
| En iyi fırsat bir hayvanın zayıf veya zaten yaralı olmasıyla ortaya çıkar. | Open Subtitles | تأتي أفضل فرصة عندما يكون حيوان ضعيفاً أو مجروحاً بالفعل. |
| Yani herkesi bir araya getirmek için en iyi fırsat diyorlar insanlar tatilini kesip kasabaya geri dönüyor. | Open Subtitles | يقولون أنها أفضل فرصة للإجتماع مع بعضنا البعض فالناس يعودون للمدينة من أجل الإستمتاع بالعطلة |
| Bu elimizdeki en iyi fırsat. | Open Subtitles | هذا ما قادنا التتبع إليه وتلك أفضل فرصة لنا |
| Dedektif, orada büyük bir şeyler dönüyor ve ortaya çıkarmak için elimizdeki en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | أيّتها المُحققة، هناك أمر كبير يجري، وهذه أفضل فرصة لدينا لإكتشاف ما يكون. |
| Ama şimdi bir Savaş Tırı kullanıyorum elime geçen en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | الآنأننيأقودهذه شاحنةالحرب.. فهذه أفضل فرصة سبق وأن .حظيت بها على الإطلاق |
| - Geri alabilmemiz için elimizdeki en iyi fırsat Mei olur. | Open Subtitles | حسناً،حينها ستكون ماي هي أفضل فرصة لنا لنعثر عليه |
| Çevredeki çocukların gerçek bir geleceğe sahip olmaları için en iyi fırsat. Ama burada bitmiyor. | Open Subtitles | إنها أفضل فرصة حاظ بها أطفال هذا الحي للحصول على مستقبل حقيقي، لكن الأمر لا يقتصر على ذلك |
| Bu yakaladığımız en iyi fırsat olabilir. | Open Subtitles | ربما هذه أفضل فرصة تتاح لنا على الأطلاق. |
| Herkesin şimdi para alması için en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | هذه أفضل فرصة لتأمين بعض المال للجميع |
| Saldırıyı durdurabilmemiz için elimizdeki en iyi fırsat o! | Open Subtitles | إنه أفضل فرصة لدينا لإيقاف هذا الهجوم |
| Sanırım bu ayağımıza gelen en iyi fırsat. | Open Subtitles | بأي حال قد تبدوا أفضل فرصة لنا |
| Polisleri ekmek için en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | فهو أفضل فرصة لدينا في الهروب من الشرطة |
| Bilgiyi bulmak için elimizdeki en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | هذه أفضل فرصة لنا لإيجاد المخابرات |
| Geri alabilmemiz için elimizdeki en iyi fırsat Mei olur. | Open Subtitles | -عندها ستكون ماي أفضل فرصة لدينا لإستعادته |
| Bu iki yıldır adamımızı yakalamak için elimize geçen en iyi fırsat. | Open Subtitles | هذه أفضل فرصة حضينا بها منذ سنتين -للقبض على رجلنا |
| Bu arkadaşının elindeki tek ve en iyi fırsat. | Open Subtitles | إنها أفضل فرصة لصديقتك |
| Ona yardım etmek için elimize geçen en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | هذا هو أفضل فرصة لمساعدتها. |
| Ona yardım etmek için elimize geçen en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | هذه أفضل فرصة لنا لمساعدتها |
| Çünkü en iyi fırsat bu. | Open Subtitles | لأنه هو أفضل فرصة لنا. |