| Hareket etmemimizin bir faydası yok. Gözümün içinde bir iz sürücü var. | Open Subtitles | لن يصنع ذلك اي اختلاف اذا تحركنا , يوجد متعقب في عيني |
| Kafama iz sürücü yerleştirmenize onay vereceğimi mi sandınız? | Open Subtitles | هل اعتقدت انه من المناسب وضع متعقب في راسي؟ |
| Bir nevi ruhani iz sürücü, mükâfat avcısı bir aile dostu mu? | Open Subtitles | كأنه متعقب روحي صديق عائلة مثل صائد الجوائز؟ |
| Hayır Pete. Bu iz sürücü, adı Gus Hayden. | Open Subtitles | لا, لا بيت مقتفي الآثار اسمه غاس هيدن |
| Sahte anahtarı oluşturduk. Amita kızı kaçıranların bilgisayarına sessizce ping atan, transparan bir iz sürücü kodu yazıyor. | Open Subtitles | تقوم أميتا ببناء متتبع شفاف من شأنه أن يتتبع كمبيوتر الخاطفين بخفاء |
| Bir iz sürücü. Gerektiğinde bir katil. | Open Subtitles | مُكتشف ، مُتعقب ، قاتل حين يكون الأمر ضرورياً |
| Pekala, iz sürücü çalışıyor. | Open Subtitles | حسناً، ذلك المُتعقب يعمل |
| Sandıkları kadar iyi bir iz sürücü değilsin. | Open Subtitles | أنّك لست أمهر متعقب كما تخال نفسك. |
| Evet, Bay Bütük İz Sürücü. | Open Subtitles | أجل متعقب الآثار العظيم |
| Dur bakalım, üzerimde iz sürücü mü var? | Open Subtitles | مهلا , وضعت متعقب داخلي؟ |
| Bir iz sürücü koyun şunun içine. | Open Subtitles | دُسّ متعقب بهذه |
| O bildiğim en iyi iz sürücü. | Open Subtitles | حسنٌ، إنّه أفضل متعقب أعرفه |
| Ülkedeki en iyi iz sürücü demek. | Open Subtitles | أفضل متعقب في المقاطعة، صحيح؟ |
| Hoşuna gitmese de Nolan daha deneyimli ve iyi bir iz sürücü. | Open Subtitles | سواء أحببت الأمر ام لم تحبه لدى (نولان) خبرة أكبر وهو متعقب أفضل |
| - En iyi iz sürücü Bill Waters. | Open Subtitles | -بيل واترز هو افضل مقتفي للأثر |
| Mmm. İz sürücü onu geri getirdi. | Open Subtitles | مقتفي الأثــر أعادهــا |
| Trick'le konuşmalıyız, bakalım güvenebileceğimiz bir iz sürücü tanıyor mu. | Open Subtitles | (يتعين ان نتحدث لـ (تريك نرى ان كان يعرف اي من مقتفي الاثر يمكن الوثوق بهم |
| Gerçek bir iz sürücü, birinin adımlarını şehrin üstünde gezen bir helikopterdeyken bile sürebilir. | Open Subtitles | متتبع الأثر الحقيقي يمكنه تتبع خُطا إنسان عبر المدينة من طائرة هيليكوبتر |
| Senin çok iyi bir iz sürücü olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | وأنا كنت أظنك متتبع خبير |
| O iyi bir iz sürücü. | Open Subtitles | انه متتبع جيد |
| Bir iz sürücü. Gerektiğinde bir katil. | Open Subtitles | مُكتشف ، مُتعقب ، قاتل حين يكون الأمر ضرورياً |
| Mato olarak bilinen pahalı bir iz sürücü. | Open Subtitles | مُتعقب مشهور معروف بإسم (ماتو) فقط |
| Kalk ayağa! Kafesine gir iz sürücü. | Open Subtitles | انهض، ادخل لقفصك أيها المُتعقب! |