| Bunlar China Light'ten insanlar, ama Jameson'u görmüyorum. Jameson nerede? | Open Subtitles | هؤلاء هم أفراد ضوء الصين لكنني لا أرى جيمسون.أين جيمسون؟ |
| Bence sen burada kalmalısın Dr. Jameson için, çünkü hala biraz titriyor gibi. | Open Subtitles | لأنني اعتقد بأنه يجب عليك البقاء هنا لأن د.جيمسون ما زالت متوترة قليلاً |
| Kendimi dört şat Jameson'la bir barda buldum, tecrübeyle sabit. | Open Subtitles | وجدت نفسي في حانة مع أربعة قنينات جيمسون تحت حزامي. |
| Güzel bir yer mi Steve? Eski bir Jameson yeri. Tascosa'nın 40 mil dışında. | Open Subtitles | هذا منزل جيمسون القديم حوالي 40 ميل خارج تاسكوزا |
| Jameson o mesafenin yarısından ayni gösteriyi denemişti. Yarı mesafeden! | Open Subtitles | رأيت كينج جيمسون يحاول ذلك من نصف هذه المسافة |
| Gambotları ve temsil ettiklerini sevmeyebilirsin Jameson, ama siz misyonerlerin kabulü bizde gambotlar olmasına bağlı. | Open Subtitles | الآن. أنت تستطيع أن تكره سفن المدفعية و ما يمثلونه يا جيمسون لكنكم أيها المبشرون فقط تتسامحون لأننا نسيطر عليهم |
| Tahmin etmişsinizdir, Bay Jameson ve Bayan Eckert misyoner. | Open Subtitles | كما لا بد و أنك لاحظت إن السيد جيمسون هو مبشر و الآنسة إيكرت كذلك |
| Bir gece Bay Jameson, kilisenin bodrum katında renkli saydamlar gösterdi. | Open Subtitles | ثم في ليلة ما عرض السيد جيمسون صوراً ملونة في قبو الكنيسة |
| Sanırım onlar Bay Jameson'da. | Open Subtitles | أوه.حسناً.أعتقد أن السيد جيمسون يحتفظ بهم |
| Bay Jameson burada bir Çin mahkemesinde yargılandı. İdam cezası aldı. | Open Subtitles | السيد جيمسون قد وقف للمحاكمة أمام محكمة صينية هنا.إنه تحت طائلة الحكم بالموت |
| Hey. Bay Jameson bunları sana ödünç verebileceğimi söyledi. | Open Subtitles | أوه.هي.إن السيد جيمسون قال أنني يمكن أن أعيرك هذه |
| Mahkeme Bay Jameson'un geri dönmesine karar verdi. | Open Subtitles | إن المحكمة قد وافقت على أن يعود السيد جيمسون ثانية |
| Benim başka bir fikrim var. Dinle, neden Dr. Jameson'u bire aramıyorsun? | Open Subtitles | انا لدي فكرة افضل لماذا لا تعطي د.جيمسون اتصالاً؟ |
| Jameson çetesi aleyhine tanıklık yapan Marco Forlan mı? | Open Subtitles | الذي يشهد ضد عصابة جيمسون, ماركو فورلان؟ |
| Jameson'ın mülklerden biri olan, son baktığımız evin orada bir park vardı. | Open Subtitles | آخر شقة رأينها, واحدة من ممتلكات جيمسون كان فيها حديقة |
| Fokstrot konuşuyor, kız görünürlerde yok, Jameson'da öyle. | Open Subtitles | فوكستروت لم نرى الفتاة لم نرى جيمسون أيضاً |
| Jameson'ın senin hakkında yanıldığını düşünmeye başlıyorum, Örümcek. | Open Subtitles | انا بدات افكر ان جيمسون مخطا حولك يا سبايدي |
| J. Jonah Jameson bunu kabul eden ilk kişi olmayacak kadar büyük biri değil. | Open Subtitles | جي. جونا جيمسون ليس كبيرا جدا ليكون الأول للأعتراف بذلك |
| Sasha Grey veya Jenna Jameson'ı bir düşün. | Open Subtitles | أعني، والتفكير ساشا غراي أو جينا جيمسون. |
| Biliyor musun, ben Jameson gece kalmak olabilir | Open Subtitles | أنت تعرف، أنا يمكن أن تبقى مع جيمسون الليلة |