| Aslında Sarah çıktığında Janet'la yaşamaya gitti. | Open Subtitles | في الحقيقة, عندما أطلق صراح سارة , ذهبت وعاش مع جانيت |
| İyi geceler sevgilim. Selby'e perşembe treniyle, Janet'la birlikte geleceğiz. | Open Subtitles | طابت ليلتك يا حبيبي ، سوف أصل إلى "سيلبي " على قطار الخميس مع " جانيت " |
| Seni Janet'la Frank'in asistanıyla görüştüreceğim. Tamam. | Open Subtitles | سأضعك على الخط مع جانيت مساعدة فرانك |
| Seni Janet'la Frank'in asistanıyla görüştüreceğim. Tamam. | Open Subtitles | سأضعك على الخط مع جانيت مساعدة فرانك |
| - Sen de mi Janet'la gidiyorsun? | Open Subtitles | -سوف أُحضر قبعتي . -هل ستذهب مع (جانيت )? |
| Elaine bir gün koşuya çıktığında bileğini burkup eve dönünce Rob'ı Janet'la oynaşırken bulunca o tatlı çift kavga etti.0 | Open Subtitles | حتى يوم واحد، كان هذا الزوج جميل معركة رهيبة... ... عندما ذهبت إيلين لتشغيل والملتوية كاحلها... ... وعاد في وقت مبكر ل تجد روب صفقته مع جانيت. |
| Sue, lazım. Janet'la kaşmir kazağı konuşuyor. | Open Subtitles | (سو) أنا أحتاجها إنها تتحدث عن بلوزات كشمير مع (جانيت) |
| Janet'la daha yeni konuştum. | Open Subtitles | لقد أغلقت الهاتف لتوي مع (جانيت). |