| Bu küçük şeyin ne denli serinlettiğine şaşacaksın. | Open Subtitles | ستدهشين من كمية النسيم الذي يطلقه هذا الشيء الصغير |
| İşte burada. Whoa, bu küçük şeyin içinde birçok bilgi var. | Open Subtitles | مهلًا هذه الكثير من البيانات على هذا الشيء الصغير |
| Yani bu küçük şeyin içine sığmamız mı gerekiyor? | Open Subtitles | أتعني يجب علينا الدخول إلي هذا الشيئ الصغير |
| Bacaklarının arasındaki şu küçük şeyin, her şeyi halledeceğini sanıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تعتقدين أن هذا الشيئ الصغير ما بين رجليك سيجعل كل شيئ على ما يرام، أليس كذلك؟ |