"küçük bir çocukken" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما كنت صغيراً
        
    • عندما كان صغيراً
        
    • عندما كنت صغيرا
        
    • عندما كان طفلا صغيرا
        
    • عندما كنت صغيرة اعتقدت
        
    • عندما كنت طفلاً
        
    • كنت مجرد طفل صغير
        
    • عندما كنت صبيا
        
    • عندما كنت طفلا
        
    • وأنا طفل
        
    • عنما كنت طفلاً
        
    • عندما كنت صبياً
        
    • عندما كنت طفل
        
    • كنت صبياً صغيراً
        
    • كنت طفلة صغيرة
        
    Ben Küçük bir çocukken, yaz akşamları her evin önünde zamanın şarkılarını veya geçmişin şarkıları bir arada söyleyen gençler bulurdunuz. TED فأنا عندما كنت صغيراً .. كنت معتادا في ليالي الصيف على سماع الشبان أمام كل منزل يغنون الأغاني المعاصرة أو القديمة
    Oğlum kendisini uyandıran bu sesi... yıllar önce Küçük bir çocukken bir kez daha duymuştu. Open Subtitles الصوت الذي أيقظ ابني كان صوت سمعه مرة واحدة فقط من قبل منذ عدة سنوات عندما كان صغيراً
    Küçük bir çocukken, babamın beni bir telgraf direğine bağlamasına dair. Open Subtitles كوابيس حول أبي وهو يربطني بعمود البريد عندما كنت صغيرا
    Küçük bir çocukken ona hangi şarkıyı söylediğimi sor. Open Subtitles اسأله ماذا اعتدت أن أغني له عندما كان طفلا صغيرا
    Henüz Küçük bir çocukken bir gün çok büyük bir yıldız olacağımdan emindim. Open Subtitles عندما كنت صغيرة اعتقدت بكل ثقة أنني ذات يوم سأكون نجمة عظيمة جدا
    Ben Küçük bir çocukken, babamın mikroskobundan, reçine içine hapsettiği fosilleşmiş böceklere bakardım evde TED عندما كنت طفلاً صغيراً، كنت أنظر في الميكروسكوب الخاص بوالدي الى الحشرات الموجودة في العلبة التي احتفظ بها في المنزل.
    Şimdi, siz bu okulda Küçük bir çocukken, aklınızdan neler geçiyordu, ne olacağınızı düşünüyordunuz? TED عندما كنت صبيا صغيرا في هذه المدرسة ، ما هي أفكارك ، مثل ماذا كنت تعتقد أنك يمكن أن تصبح؟
    Küçük bir çocukken, Jack Beauregard'ı oynardım. Open Subtitles عندما كنت طفلا كنت ألعب لعبة الاعتقاد بأني جاك بيوريجارد.
    Bilirsiniz, Küçük bir çocukken motosiklet sürmek isterdim ve annem derdi ki... Open Subtitles عندما كنت صغيراً أردت أن أصبح سائق دراجات نارية لكن أمي قالت
    Küçük bir çocukken, ailem çok fakirdi. Open Subtitles عندما كنت صغيراً عائلتي كانت شديدة الفقر
    Küçük bir çocukken, poposundan kaldırıp etrafta gezdirirdim, uyanmazdı bile. Open Subtitles عندما كان صغيراً , كنت احمله مع مؤخرته وأحمله دون ان يستيقظ
    Bennie, Küçük bir çocukken babasını şiddet içeren bir suç sonucu kaybetti. Open Subtitles بيني " فقد والده في جريمة عنف عندما " كان صغيراً
    Küçük bir çocukken bu odadan çok korkardım. Open Subtitles هذه الغرفة كانت تستعمل لاخافتي عندما كنت صغيرا
    Sen çok Küçük bir çocukken... ve bazen sen korktuğunda... kollarımı sana dolar ve kulağına bir şeyler fısıldardım... sadece senin ve benim bilebileceğim. Open Subtitles عندما كنت صغيرا وأحيانا عندما كنت خاءفه واود ان اضع الاسلحة من حولك شيئا والهمس في الاذن الخاص بك
    O hala Küçük bir çocukken güldüğü gibi gülüyor. Open Subtitles لا يزال يبتسم بنفس الطريقة التي كان يفعل عندما كان طفلا صغيرا
    Henüz Küçük bir çocukken bir gün büyük bir yıldız olacağımdan emindim ya da sadece güzel olacaktım... Open Subtitles عندما كنت صغيرة اعتقدت بكل ثقة أنني ذات يوم سأكون نجمة عظيمة جدا أو لربما حسناء فقط
    Küçük bir çocukken, hayatımı değiştiren bir deneyim yaşadım ve doğrusu bu yüzden bugün buradayım. TED عندما كنت طفلاً صغيراً، حظيت بتجربة غيرت حياتي، وهي في الحقيقة سبب وجودي هنا اليوم.
    Küçük bir çocukken yaşadığım köy, Northern Plains'ten gelen haydutlar tarafından saldırıya uğradı. Open Subtitles عندما كنت صبيا , هُوجمت قريتى من قبل غزاة من السهول الشمالية
    Küçük bir çocukken, annemle birlikte televizyonda izlemiştik. Open Subtitles عندما كنت طفلا كنت أجلس وأشاهد التلفاز بجوار امي, عندما كنا نراه.
    Küçük bir çocukken gözlerimi kapar ve 30 yaşındaki beni çizmeye çalışırdım, ve şu anki ben o zaman gördüğüm kişi. Open Subtitles وأنا طفل كنت أغلق عينى واتخيل نفسي في الـ 30 وهذا ما رأيت
    Küçük bir çocukken, yazları amcamın tarlasında geçirirdim. Open Subtitles عنما كنت طفلاً كنت أقضى الأجازات الصيفية بمزرعة عمى.
    Sizi gördüm, Küçük bir çocukken, mihrabın altına saklanıyordunuz. Open Subtitles رأيتك، عندما كنت صبياً صغيراً تختبئ تحت المذبح
    Küçük bir çocukken bile çok güçlüydün. Open Subtitles عندما كنت طفل صغير كنت مكروه تلمس علي انك شاز
    Küçük bir çocukken annem bana, gökyüzünün küçük bir parçası olduğumu o ve babam beni çok sevdiği için bu dünyaya geldiğimi söylemişti. Open Subtitles عندما كنت طفلة صغيرة , أمي أخبرتني بأنني كنت قطعة صغيرةٌ من السماء أتت إلى هذه الدنيا لأنها و أبي أحباني كثيراً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more