|     Dünyaya kültürümüzün güzelliklerini göstermek istedim, onlara kahramanı vermek istedim.     | Open Subtitles |      أردت أن أرى العالم جمال ثقافتنا أردت أن أعطيهم بطلاً     | 
|     Şimdi ben sana kültürümüzün güzelliklerinden bahsedeyim! Büyük sorunlara bayılırız!     | Open Subtitles |      حسناً دعني أحدثك عن جمال ثقافتنا نحن نحب المشاكل الكبيرة     | 
|     kültürümüzün ve ekonomimizin kilit noktasıydılar.      | TED |      وكانو هناك سبب رئيسي في ثقافتنا واقتصادنا.      | 
|     Kishorilal'ın mustakbel gelini, Bayan Kusum Ganga Hindistan'ın tanrıçası, kültürümüzün bir sembolü.     | Open Subtitles |      زوجة ابن كيشوريلال المستقبلية.. الآنسة كوسوم جانجا هى اله المعرفة فى الهند وهى رمز حضارتنا     | 
|     Ayrıca kültürümüzün kutsal sandığı bir torba kedi ile.     | Open Subtitles |      أيضاً هذه الحقيبة من القطط التي تعتبرها حضارتنا مقدسة     | 
|     kültürümüzün kendi aklımızda... hapsolduğunu sembolize ediyor. Oh. Sana söylemeliyim, Ned,     | Open Subtitles |      إنه يعني رمزاً لثقافتنا العالقة في ذاكرتنا. علي أخبارك يا نيد.     | 
|     Ve bu demektir ki insanlar bir araya gelip öğrenecek şimdi bilmediğimiz bir çok şeyi kültürümüzün dışına atılmış toplumun dışına atılmış akıllarımızın dışına atılmış.     | Open Subtitles |      مجموعة كبيرة من الاشياء التي لا نعرفها التي كانت الدافع لإبعادنا عن الثقافة لإبعادنا عن المجتمع لإبعادنا عن عقولنا.     | 
|     Davranışçılığın entellektüel kültürümüzün en büyük utançlarından biri olması gerekir, çünkü onun hakkında düşündüğünüz anda aksi ispatlanır diyorum.      | TED |      لقد ذكرت أن المدرسة السلوكية يجب أن تكون واحدة من أكثر الأشياء المخجلة في ثقافتنا الفكرية لأنها مفندة حالما تفكر بها:      | 
|     Şu anda, kültürümüzün şekille ilgili takıntısı hepimizi engelliyor.      | TED |      اليوم، هوس ثقافتنا بالصورة يعيقنا عن التقدم      | 
|     Varlıklı olanlar ve olmayanlarla ilgili ve bu kültürümüzün parçası oldu.      | TED |      هو عن الأثرياء والفقراء، وقد أصبح ذلك جزءًا من ثقافتنا.      | 
|     Sizi kulaklarınızı, gözlerinizi açmaya, kültürümüzün bir parçası olmaya ve görsel dilimizi deneyimlemeye      | TED |      وأيضاً أود أن أدعوكم لفتح أذانكم، وأعينكم كذلك، أن تكونوا جزءاً من ثقافتنا وتجربوا لغتنا البصرية.      | 
|     Ekonomik gelişmişlik önemlidir, ancak bu ekonomik gelişmişlik bizim eşsiz kültürümüzün ve el değmemiş çevremizin içini boşaltarak elde edilmemelidir .      | TED |      والنمو الإقتصادي مهم، و لكن يجب أن لا يكون النمو الإقتصادي على حساب ثقافتنا المنفردة أو بيئتنا العريقة.      | 
|     Bu travmalar,evdeki bu kaos çocuklara bizim kültürümüzün çok kötü bir hediyesi, bir hediye ki, hala verilmeye devam ediyor.      | TED |      هذه الصدمة والفوضى في المنزل، إنها أسوأ هدية تقدمها ثقافتنا إلى أطفالنا، وإنها هدية لا تكفُ عن الاستمرار.      | 
|     Ama kültürümüzün unutmuş gibi göründüğü bir çeşit para birimiyle ödendim.      | TED |      ولكن قد تم مكافأتي في هذا النوع من العملة تبدو ثقافتنا قد نسيت كل شيء.      | 
|     kültürümüzün şu sıralar bu kavramla az çok sıkıntılı bir ilişkisi olduğunun farkındasınızdır.      | TED |      قد تكونوا لاحظتم بأن لدى ثقافتنا شيئًا من العلاقات المضطربة مع هذا المفهوم حاليًا.      | 
|     Biz Castililer büyüklüğümüzü kültürümüzün yoğunluğu ve gücüne borçluyuz.     | Open Subtitles |      نحن الكاستيين ندين بعظمتنا لقوة وعمق حضارتنا     | 
|     kültürümüzün çalınmaması için.     | Open Subtitles |      من الحكومات التي تحاول سرقة حضارتنا     | 
|     kültürümüzün neden bu kadar uzun zamandır var olduğunu biliyor musun?     | Open Subtitles |      أتعلمين كيف نجت حضارتنا كل هذا الوقت؟     | 
|     Burada, bizim kültürümüzün, onlara sunduğu yararlardan faydalanmak için bir araya geldik.     | Open Subtitles |      تمّ جمّعهـم وإحضارهـم إلى هنا لكي يعطــوا المنفعة لكلّ شيء يجب أن يتوافـر لثقافتنا     | 
|     Bu yöntemi, bu kitaplardaki tüm kelime ve deyimlere uygularsak sonunda elimizde kültürümüzün ne şekilde değistigini gösteren iki milyar satırlık bir tablo ortaya çıkacak.      | TED |      نقوم بذلك لكل الكلمات والجمل التي تظهر في تلك الكتب، وذلك يعطينا جدولا ضخما من ملياري سطر يخبرنا حول الطريقة التي تتغير بها الثقافة.      |