| Bu küpelerden başka birşeyin yok mu? | Open Subtitles | لا يبدو أنكِ ودودة ؟ ألديكِ شيء أخر غير تلك الأقراط ؟ |
| Bir erkeğin nasıl biri olduğunu sana aldığı küpelerden anlayabilirsin. | Open Subtitles | أنت دائماً يمكنك معرفة ما هو نوعية الشخص رجل يعتقد بأنك من الأقراط التي يعطيك أيها. |
| Bir erkeğin nasıl biri olduğunu sana aldığı küpelerden anlayabilirsin. | Open Subtitles | أنت دائماً يمكنك معرفة ما هو نوعية الشخص رجل يعتقد بأنك من الأقراط التي يعطيك أيها |
| Bilgin olsun diye söylüyorum, ben ajanken de aynı küpelerden takıyordum. | Open Subtitles | لمعلوماتك، أنا ارتدى بالضبط نفس الأقراط عندما كنت في الحقيقة عميلة فيدرالية |
| Atom taşı küpelerden takıyordu. | Open Subtitles | تردي قرطين من الزيركونيا المكعب |
| En sevdiğim küpelerden birini kaybettim. | Open Subtitles | خسرت واحداً من الأقراط المفضلة لدي |
| Bu o küpelerden kat kat değerli. | Open Subtitles | هذه تستحقُ العناء أكثر من الأقراط. |
| Bu küpelerden kurtul. | Open Subtitles | تخلصي من هذه الأقراط |
| Evde benim de aynı küpelerden var. | Open Subtitles | لدي نفس هذه الأقراط في المنزل |
| küpelerden nefret ettim. | Open Subtitles | أنا أكره هذه الأقراط |
| Evet, Vanilya'nın. küpelerden anlamışlar. | Open Subtitles | لـ(فانيلا)، يمكن معرفة ذلك من الأقراط |
| Atom taşı küpelerden takıyordu. | Open Subtitles | تردي قرطين من الزيركونيا المكعب |
| O küpelerden fazlasını aldı. | Open Subtitles | لقد أخذت أفضل من قرطين |