"kütlenin" - Translation from Turkish to Arabic

• الكتلة
• الكتل
• كتلة

kütlenin Korunumu Yasası, kütlenin ne yaratılabileceğini, ne de yok edilebileceğini söyler, bunun anlamı kahramanımızın büyüklüğünün değişmesi illa ki kütlesini değiştirmeyecek.
قانون مصونية الكتلة ينص على أن الكتلة لا تخلق ولا تفنى، هذا يعني أن كتلة بطلنا لن تتغير لمجرد أن حجمه تغير.

Her obje için, kütlenin objenin etrafında nasıl dağıldığını göz önüne alarak bütün kütlesinin ortalama konumunu belirleyebiliriz.
في أي جسم، يمكننا تحديد الموقع المتوسط لمجمل كتلته مع الأخذ بعين الاعتبار كيف تنتشر الكتلة ضمن الجسم.

Ama yer çekimi, kütlenin biraz daha fazla olduğu bölgelerde epey sıkı çalıştı ve o bölgelere daha da fazla madde çekti.
ولكن الجاذبية عملت بجهد في المناطق قليلة الكتلة وجذبت كتلة أكثر وأكبر إليها.

Schwarzschild, küçük bir hacme sıkışmış, çok yoğun bir yıldız gibi muazzam büyük bir kütlenin, çekim gücüyle uzay-zamanı hiçbir şeyin
سوارزشيلد قال أن كميات هائلة من الكتلة مثل كتلة نجم مكثف جداً

Evrende bildiğiniz şeyler var -- bir gezegen ya da bir kara delik veya kütlenin yada enerjinin bazı türleri -- etrafındaki uzay ve zamanı eğer, yerçekiminde görebildiğimiz gibi.
لديك أشياء في الكون تعرفها , كوكب , أو الثقب الأسود أو بعض الأنواع من الكتل أو الطاقة

Yığılma işlemi sıcaklık üretir ve ağır parçacıklar birikmekte olan kütlenin merkezine çöker.
عمليات الإلتحام أخرجت الحرارة والجزيئات الأثقل غاصت إلى مركز الكتلة المتراكمة

kütlenin korunumu. Kanun bu.
،الحفاظ على الكتلة هذا ما يحث عليه القانون

kütlenin planını çıkarıp, poyrazı ters yöne çevirirsek kemiklerin başlangıç yerini tespit edebiliriz.
أجل يمكننا أن نحسب أين بدأت العظام بالحركة... . إذا إستطعنا تقدير الكتلة...

Kontroller burada çalışmaz. kütlenin içinden geçiyoruz.
أنظمة التحكّم لا تعمل هنا فنحن نعبر الكتلة

Görelilik ilkesi Maxwell'in denklemleriyle birleşince kütlenin bir cisimde saklı olan enerjinin doğrudan bir ölçüsü olmasını gerektirir.
جنبا إلى جنب مع معادلات ماكسويل، يتطلب أن تكون الكتلة مقياسا مباشرا من الطاقة الواردة في الجسم.

Teleskopla görebildiğimiz her şey evrendeki toplam kütlenin hemen hemen %15'ine tekabül ediyor.
يمثل كل ما يمكننا رؤيته عبر التلسكوبات 15% فقط من إجمالي الكتلة في الكون.

Işık hızının karesiyle kütlenin çarpımı enerjiye eşittir.
الطاقة تساوي الكتلة مضروبة في مربّع سرعة الضوء...

Bu teori, parçacıkların çekirdekte çarpışmasıyla patlamalar oluşturarak, kütlenin bir kısmını enerjiye dönüştürmesiydi.
تنصّ النظريّة أنه بقذف هذه الجسيمات في النواة فقد يشطرونها، فتحوّل بعض الكتلة... إلى طاقة.

Bu süreçte Güneş, kütlenin %99'unu topladı.
وفى تلك العملية حصلت الشمس على 99% من الكتلة الكلية

Pelvisindeki kütlenin önceki ameliyattan kalan yara dokusu olduğu ortaya çıktı.
.... الكتلة التي كانت في حوضك لقد كانت ندبة من عملية سابقة

kütlenin hassas bir bölgede olabileceğinden korkuyorum.
إنني قلقة من أن الكتلة بمكان حساس,

Kateter kütlenin sağ tarafında kalmalı.
الأنبوب يجب أن يهبط في منتصف الكتلة

kütlenin derinliği, 1.6 km'nin üçte biri kadardı ve kopan kütlenin genişliğini, Londra'daki Tower Bridge'le karşılaştırırsanız, yaklaşık 20 köprü eninde olduğunu hayal edebilirsiniz.
كانت الكتلة ثلاثة أخماس من الميل عمقا وان قارنت هذه الكتلة من الوجه الجليدي المنطقة كلها مع جسر لندن العملاق , حوالي 20 من جسراً عرضا .

Ya da Amerika'dan bir referans isterseniz, Kongre Binası'nı düşünebilirsiniz; yani 3 bin adet Kongre Binası'nı o kütlenin içine sığdırabilirsiniz. Ancak bu şekilde kopan buzul kütlesinin boyutuna ulaşabilirsiniz.
اوإن اخدت مقياساً أمريكيا , للولايات المتحدة . مبنى البرلمان وحزمتم نحو3000 مبني معاً للبرلمان إلي تلك الكتلة , ستكون حتما متساوية الى كم كانت تلك الكتلة كبيرة .

Ne zamandan beri kafanda zararlı bir kütlenin olması iyi bir şey?
منذ متى و الكتل بالرأس تعتبر أمراً محموداً؟