| Bunu yapana kadar, o koca kıçlarınızı Beyaz Saray'ımdan dışarı çıkarın. | Open Subtitles | إلى أن تقوم بذلك, يمكنكم جميعا إخراج مؤخراتكم السمينة في بيتي الأبيض. |
| Hey! Sizin düz küçük beyaz kıçlarınızı çoğalıcılardan daha yeni kurtardık. | Open Subtitles | أنقذنا للتو مؤخراتكم القليله البياض المسطحه من * الـ * مستنسخين |
| O Avrupai ve seksi kıçlarınızı bardan dışarı çıkarın. | Open Subtitles | اخرجوا ومعكم مؤخراتكم الأوربية المُثيرة خارج الملهي |
| Babacığını bulup bana getirmelisin çünkü şu anda, sadece ben kıçlarınızı İrlanda tenceresinden çıkarabilirim. | Open Subtitles | ستجد والدك وتحضره لي لأنني الوحيدة الآن .. التي ستسحب مؤخراتكم عن هذا الموقد |
| Sizinde kıçlarınızı kurtaran oydu. | Open Subtitles | انه واحد حفظ الذين بأعقاب الخاص بك أيضا. |
| Şimdi kıçlarınızı ve bu konuşmayı diğer odaya taşıyın, adamım. | Open Subtitles | الأن خذو مؤخراتكم وهذه المحادثة واذهبو الغرفة المجاورة |
| Az önce siz ikinizin bir oxy sevkiyatını soyduğunuzu öğrendim ve kıçlarınızı hapisten kurtarmak için iki moronu öldürmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد اكتشفت تواَ أنكما مسؤولان عن خطف حافلة حبوب وقتلت شخصين متسكعين للحفاظ على مؤخراتكم من سجن |
| Ben sizin kıçlarınızı kurtarmaktan başka hiçbir şey yapmadım. | Open Subtitles | انا لم افعل اي شيء عدا إنقاذ مؤخراتكم منذ ان تم تنظيم إغلاق هذا السجن |
| Saçları topuzlu arkadaşlarınla birlikte ayrıcalıklı kıçlarınızı da alın sokağın aşağısındaki aşırı pahalı tuvalete gidin. | Open Subtitles | إذا أنت ورفاقك أصحاب كعكات الشعر بإمكانكم الذهاب مع مؤخراتكم المميزة إلى حانة المراحيض المبالغ في أمرها في آخر الطريق |
| Ya çetenize girerim... ya da kıçlarınızı hapse sokarım. | Open Subtitles | انا جزء من العصابة او... ارسل مؤخراتكم الى السجن... |
| Uçarken sizin kıçlarınızı izledim. | Open Subtitles | لقد كنت أطير , و أراقبك مؤخراتكم |
| Şimdi o tembel kıçlarınızı kaldırın ve yapabilceğiniz tek şey olan tezahüratı yapın! | Open Subtitles | الآن، القيام عن مؤخراتكم الكسولة و التشجيع هو أقل ما يمكنكم فعله! |
| Yoksa üzgün kıçlarınızı ilk otobüse bindiririm." | Open Subtitles | "عدا ذلك،" "سأرحل مؤخراتكم النادمة" "في الحافلة القادمة" |
| Tahminimce, o kıçlarınızı kubbede göreceğim. | Open Subtitles | اعتقد اني سأرى مؤخراتكم في تلك القبة |
| - Bir gün yukarı bakıp şöyle dediğinde ben de dinleyicilerin arasındaydım. "Eğer lanet olası tembel kıçlarınızı kaldırıp iş aramaya başlarsanız belki Amerika yeniden yaşanabilecek iyi bir yer olur." | Open Subtitles | كنت في الحقيقة ضمن الحضور يوماً ما حين قال: "لو حرّكتم مؤخراتكم الهامدة و ذهبتم تبحثون عن عمل لربما أصبحت "أمريكا" مكاناً لائقاً للعيش فيه مجدداً" |
| Çekin o koca kıçlarınızı oradan! | Open Subtitles | ابعدوا مؤخراتكم الصغير من هنا ! ِ |
| Yumuşak kıçlarınızı getirin buraya! | Open Subtitles | ادخلوا مؤخراتكم هنا |
| - Gidelim. - kıçlarınızı kenara çekin. | Open Subtitles | هيا بنا - نحوا مؤخراتكم جانباً - |
| Dişlerinizi ağzınızda, kıçlarınızı da koltuğunuzda tutun. | Open Subtitles | حافظ على أسنانك في فمك، بأعقاب في المقاعد الخاصة بك. |
| Şimdi kıçlarınızı kaldırın ve sıkı çalışın. | Open Subtitles | الآن، والحصول على بأعقاب خروج هناك وممارسة الصعب. |