"kıracaksın" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستكسر
        
    • تكسر
        
    • ستكسرين
        
    • ستكسره
        
    • ستحطم
        
    • ستكسرها
        
    • تكسره
        
    • تكسرين
        
    • ستحطمين
        
    • تكسرها
        
    • ستعمل كسرها
        
    • تكسريه
        
    • سوف تحطم
        
    Eee, ne zaman onun kalbini kıracaksın, ne zaman söyleyeceksin? Open Subtitles -أنتَ على حق -اذاً , متى ستكسر قلبها وتتصدّر الأخبار؟
    Dikkat etmezsen bir gün bir yerlerini kıracaksın, Bri. Open Subtitles في يوم من الأيام ستكسر جمجمتك ان لم تحذر بريان
    Omlet yapmak istiyorsan birkaç yumurta kıracaksın. Hayır, seni dinlemiyorum. Open Subtitles تريد أن تعد العجة عليك أن تكسر بعض البيض
    Tatlım, bunlardaki parmaklarınızı kıracaksın. Open Subtitles ‫عزيزتي، ستكسرين أصابع قدميك ‫بهذين الخفين
    - Telefon numaranı söyle! - kıracaksın! Open Subtitles أعطنى هاتفك ستكسره
    Bence bugün bu rekoru kıracaksın. Open Subtitles أعتقد بأنك ستحطم الرقم القياسي في أقل فارق زمني
    Burnunu kıracaksın, o yüzden nereye bastığına dikkat et. Open Subtitles حينها ستكسر أنفك مُجدداً ، لذا فلتحذر من خطواتك
    Kalbimi kıracaksın... ~ ...dikenli çalı üzerinde... ~ ...başıboş dolaşarak şakıyan kuş. ~ Open Subtitles ستكسر قلبي أيها الطائر المُغرد يلتوي حول الشوكة المُزهرة
    Ne söylerse söylesin ona hediye almazsan onun kalbini kıracaksın. Open Subtitles إن لم تحضر لها هدية ستكسر قلبها
    Onun bacaklarını mı kıracaksın? Open Subtitles تتحدث مع الطبيب هل ستكسر رجليه؟
    - A.J. yavaşla. Ucu kıracaksın. Şanzımanın patlamasını istemiyorum. Open Subtitles ستكسر الأنبوب وتدمر صندوق السرعة
    Ya parmağını ya da o tuşu kıracaksın. Open Subtitles اما ستكسر اصبعك، او ستكسر هذا الزر
    İki tokat atıp birkaç parmağımı mı kıracaksın? Open Subtitles أنظر , أنت ستصفعني او تكسر بعض الأصابع ؟
    Omlet yapmak istiyorsan, birkaç yumurta kıracaksın. Open Subtitles لكي تعد عجة البيض لابد أن تكسر بضع بيضات
    Kutuyu kıracaksın. Kutuyu kırmama yardım et! Open Subtitles ـ سوف تكسر الصندوف ـ أنت تتحداني لكي أكسر الصندوق
    Hayır yavrum. Öyle yapmamak gerekir. Bardakları kıracaksın. Open Subtitles ليس هكذا يا عزيزتي ستكسرين الكاسات
    Yapabiliyor demek. Kıpırdama, kalçanı kıracaksın. Open Subtitles ما لم تستطع ابقي مكانك، ستكسرين وركّك
    Hadi, evlat. - Hadi, George. - kıracaksın, George. Open Subtitles هيا يا جورج ستكسره يا جورج
    Bırak beni. Boynumu kıracaksın. Open Subtitles دعنى فإنك ستحطم عنقى
    kıracaksın. Open Subtitles أنتَ بذلك ستكسرها
    kıracaksın geri zekalı! Open Subtitles سوف تكسره, أيها الغبي!
    Dişlerini kıracaksın. Open Subtitles سوف تكسرين ضروسك
    Çocuğun kalbini öyle ya da böyle kıracaksın. Open Subtitles انه إنساني ستحطمين قلب الفتي بطريقة او بآخري
    - Ver onu buraya, kıracaksın! - Hayır, yapma! Open Subtitles أعطنةى إياها قبل أن تكسرها لا لا تفعل هذا
    Ryan, kıracaksın dolapta alet kutusu olmalı Open Subtitles ريان، كنت ستعمل كسرها. هناك يجب ان يكون ل الأدوات في خزانة المالك.
    Çok bastırma kıracaksın! Open Subtitles احذري .. سوف تكسريه إنه افضل شيء عندي
    - Çekmeceleri kıracaksın. Open Subtitles هيا سوف تحطم الادراج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more