| O zaman, kırmızı olan, bu kılavuza ateşlenir. Yeşil olan buraya ve mavi olan da buraya. | TED | وبالتالي الحمراء تطلق على هذه الشبكة والخضراء على هذه والزرقاء على هذه. |
| 5 Chuckle'ım vardı. Yeşil ve sarı olanı yedim. kırmızı olan kayıp. | Open Subtitles | احضرت 5 شرائح، اكلت الخضرا والصفرا الحمراء مفقوده |
| Hangisini kesmek gerek emin değilim. kırmızı olan mı... Mavi olan mı... | Open Subtitles | لا أعرف ما الذي سأقطعه هنـا, الحمراء أم الزرقاء؟ |
| Şu gördüğün uzun kuyruklu kırmızı olan, beni gerçekten heyecanlandıran o idi. | Open Subtitles | ترى الحمراء بالزعنفة الطويلة ذلك ما أنا أثرت حقا |
| Diş fırçası, ultraviyole ışınları altında pleksiglas kutunun içindeki kırmızı olan. Çaktım. | Open Subtitles | فرشاة أسنانه هي الحمراء في حال كان الكأس الزجاجي تحت الأشعة فوق البنفسجية |
| İkisi de kahve ama kırmızı olan da kafein yok böylece gece uyuyabilirsiniz. | Open Subtitles | كلاهما قهوة لكن العلب الحمراء منزوعة الكافيين لذا يمكنك النوم بشكلٍ أفضل |
| (Kahkaha) O anjiogrami yapsanız, kırmızı olan, adamın hastalığını görebilirsiniz. | TED | (ضحك) وإذا أخذتم الصورة الوعائية الحمراء يمكنكم رؤية مرض الرجال |
| Gördüğümüz gibi daha kırmızı olan eyaletler daha çok inanın "Evet. Barack Obama'nın ırkı benim için bir problemdi" dediği yerler. | TED | كما ترون العلاقه بين الولايات الحمراء حيث اكثرالاشخاص الذين اجابو وقالوا، "نعم، عِرق باراك اوباما كان مشكلة لي" |
| Burnu kırmızı olan ben değilim. | Open Subtitles | أنا لست الشخص ذو الأنف الحمراء المضحكة |
| Kesinlikle kırmızı olan. | Open Subtitles | أنـا بالتـأكيد أحـب الحمراء الأفـضل |
| Tüm karıncalar kaçmış, hatta o büyük kırmızı olan bile. | Open Subtitles | كل النملات خرجت, حتى الحمراء الكبيرة |
| Tüm karıncalar kaçmış, hatta o büyük kırmızı olan bile. | Open Subtitles | كل النملات خرجت, حتى الحمراء الكبيرة |
| (Gülüşmeler) Bu iki doğru ortalamadır. Standard & Poor, mavi olan. Ve en büyük beş süreksizlikler çıkarıldığında kırmızı olan Standard & Poor'unki. | TED | (ضحك) هذه المنحنيات تمثّل المعدّلات. تمثّل الزرقاء "ستاندرد آند بورز". وتمثّل الحمراء أيضا "ستاندرد آند بورز". أمّا الثّغرات الخمسة الأكبر فقد تمّ حذفها. |
| kırmızı olan yem. | Open Subtitles | النقطة الحمراء هي الفخ |
| Ama kırmızısına baksana. - kırmızı olan çok hoş. | Open Subtitles | - أوه, كلا, لكن الحمراء لطيفة أيضاً |
| kırmızı olan Simon. | Open Subtitles | العلامة الحمراء هي سايمون. |
| kırmızı olan benimki. | Open Subtitles | البطاقه الحمراء من صنعى |
| Kesinlikle kırmızı olan. | Open Subtitles | انا بالتأكيد افضل الحمراء |
| kırmızı olan, değil mi? | Open Subtitles | انها السيارة الحمراء ، صحيح ؟ |
| kırmızı olan, ağaçların arasındaki. | Open Subtitles | الشاحنة الحمراء بين الأشجار {\pos(192,220)} |