| Katırın üzerinde lanetin tekiyim ama güzel bir kızın yanında lokum gibi olurum. | Open Subtitles | لا أُتقن ربط البغال لكني أُتقن الإستمتاع مع الفتاة الجميلة |
| Bütün krallık seni doğru kızın yanında görmek istiyor. | Open Subtitles | المملكة بأكملها تريد أن تراك سعيدا مع... الفتاة المناسبة. |
| Ben kızın yanında kalayım. | Open Subtitles | . سأبقى مع الفتاة |
| Bay Moe, oğlum kızınız olmayan bu kızın yanında oynuyordu sadece. | Open Subtitles | سيد مو، ابني كان يلعب بجانب الفتاة التي هي ليست ابنتك |
| Burada, bu güzel kızın yanında oturmak istiyorum. | Open Subtitles | أودّ الجلوس بجانب الفتاة الحسناء هنا حسناً ؟ |
| Yeşil elbiseli kızıl saçlı bir kızın yanında dans ediyordun galiba. | Open Subtitles | وكنت ترقصين بجانب الفتاة الصهباء ذات الفستان الأخضر |
| Tam üç dakika. kızın yanında dur. | Open Subtitles | ثلاث دقائق كاملة، زاك قف هناك معها |
| Kızıl saçlı, yeşil elbiseli bir kızın yanında dans ediyordun. | Open Subtitles | وكنت ترقصين بجانب فتاة صهباء ترتدي فستان أخضر |
| Ferg, doktor Bloomfield gelinceye kadar sen kızın yanında kal. | Open Subtitles | فيرغ)، ابقَ أنت مع الفتاة) . حتّى يصل الدكتور (بلوفيلد) إلى هنا |
| Yukarıda kızın yanında. | Open Subtitles | فوق مع الفتاة |
| kızın yanında kal. | Open Subtitles | أبق مع الفتاة |
| - kızın yanında kim var? | Open Subtitles | - من هناك معها ؟ |
| Bir kızın yanında, sahip olduğu şeylere zarar vermeden de yatabilirim. - Tamam mı? - Tamam. | Open Subtitles | استطيع أن استلقي بجانب فتاة دون أن تخرج الأمور عن السيطرة, حسناً ؟ |