"kız değilsin" - Translation from Turkish to Arabic

    • لست فتاة
        
    • لست بفتاة
        
    • لستِ الفتاة
        
    • لستِ فتاة
        
    • تعودي طفلة
        
    Beni bu hale nasıl düşürdüğünü görünce kesinlikle sıradan bir kız değilsin, kesinlikle! Open Subtitles بما أنك جعلتني اصل للقاع أنت حقا لست فتاة عادية
    Ama sırf sen öyle bir kız değilsin diye evde yokmuşum gibi davranmak zorunda olmamı anlamıyorum. Open Subtitles لكني لا أرى سبب يدعوني للبقاء هنا ... والتظاهر أنني لست في البيت فقط لأنك لست فتاة تقبل ذلك
    Bütün hayatını genç bir prensin kral oluşunu izleyerek geçiren küçük bir kız değilsin. Open Subtitles انت لست بفتاة قضت حياتها تشاهد امير شاب يصبح ملك
    Peki, kesinlikle bir kız değilsin. Open Subtitles ...جيد .أنت بالتأكيد لست بفتاة
    Ama umarım beni anlayabilirsin, sen benim tanımak istediğim bir kız değilsin. Open Subtitles , لكن آمل أنكِ تفهمين انكِ لستِ الفتاة التي أريد أن أعرفها
    Sen benim tanımak istediğim bir kız değilsin çünkü babamız seni seçti. Open Subtitles أنتِ لستِ الفتاة التي أريد أن أعرفها لأن والدنا اختاركِ
    Sen artık küçük bir kız değilsin.Bu anlaşılması zor bir şey değil. Open Subtitles إنتِ لستِ فتاة صغيرة, في النهاية, ليس من الصعب أن..
    Ama sen artık küçük bir kız değilsin. Sen bir sanatçısın. Open Subtitles لم تعودي طفلة صغيرة بعد الان انت الان فنانة
    Bak, Beth, artık eskisi gibi küçük bir kız değilsin. Open Subtitles أنظري بيث , أنتِ لست فتاة صغيرة كما إعتدتِ أن تكوني .
    Ama sen sıradan bir kız değilsin, öyle değil mi? Open Subtitles لكنك لست فتاة عادية، أليس كذلك؟
    Ailesi "Bu mümkün değil, sen bir kız değilsin." TED قال والداها: "بالطبع لا، أنت لست فتاة.
    Ama... sen kız değilsin. Erkeksin. Open Subtitles لكنك لست فتاة بل رجل
    Çünkü... sen bir kız değilsin. Open Subtitles .. أنت لست فتاة.
    Ama sen kız değilsin. Open Subtitles لكنك لست بفتاة.
    Ama sen kız değilsin. Open Subtitles لكنك لست بفتاة.
    Artık oynamak istemediğim bir oyundaki piyonumdun. Sen normal bir kız değilsin Sarah Salvatore. Open Subtitles كنتِ بيدقًا في لعبة لم أعُد مهتمًا بلعبها، إنّك لست بفتاة عاديّة يا (سارّة سلفاتور).
    Sen o kız değilsin Bir milyon yıl önce tanıştım. Open Subtitles لستِ الفتاة التي التقيتها منذ ملايين السنين
    - Sana göre bir adam değil ve sen de ona göre bir kız değilsin. Open Subtitles -ماذا، إذن؟ -إنهُ ليس الشاب المناسب لك وأنتِ لستِ الفتاة المناسبة لهُ
    Sen sandığın gibi bir kız değilsin. Open Subtitles لستِ الفتاة التي تخيلت أن تكوني
    Annie biliyorum bu sıradan bir doğum günü sunumu değil ama... Ama sen de sıradan bir kız değilsin. İşte seni bu yüzden seviyorum. Open Subtitles أعلم يا آني أنّ هذا ليس بالتكريس العادي لعيد الميلاد, لكنّك لستِ فتاة عادية, ولهذا أحبّك.
    Sen elinden tutulmaya muhtaç küçük bir kız değilsin. Open Subtitles أنتِ لستِ فتاة صغيرة التي تحتاج لأحدٍ ما يحملها.
    Evet ama sen bir kız değilsin, bir kadınsın. Open Subtitles نعم لكنكِ لستِ فتاة أنتِ امرأة
    - Daha bitirmedim! Artık küçük bir kız değilsin, Quinn. Open Subtitles أنت لم تعودي طفلة صغير بعد الآن كوين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more