| Kamp için dışarıya gidip, marshmallowlarımızı da kalorifer yerine gerçek ateşte kızartmak gibi. | Open Subtitles | مثل التخييم في الخارج، حتى يمكننا شواء حلوى المارشميلو على نار المخيم بدلا من ضغطهم مقابل جهاز التدفئة |
| - Ateş yakmaya çalışıyorlar gibi gözüküyor ayrıca bunun şekerlemeleri kızartmak için olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | -أعتقد بأنهم يريدون إشعال النار ، رغم ذلك لا أشعر بأنها لأجل شواء حلوى الخطمي |
| Belki de sosisini kızartmak istersin. | Open Subtitles | ؟ أو ربما تريد شواء السجق |
| - ...buyur ama kendin kızartmak zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | لامانع لدي , ولكنّك أنت الذي ستقلي الدجاج لامشكلة |
| Bizim işimiz yok. Jalebis kızartmak ister misin? | Open Subtitles | ليس لدين وظائف هل ستقلي الجالبيز؟ |