| Şirket güvenliğinin başkanından bana Kaçırılmayla ilgili ders bile aldırdılar. | Open Subtitles | حتى أنّهم جعلوني أجلس لسماع مُحاضرة عن الإختطاف من قِبل الرئيس الأمني للشركة. |
| Londra'da, söylentilere göre Kaçırılmayla bağlantılı iddialara karşı yasal tatbikat başladı. | Open Subtitles | في "لندن" إجراء قانوني بدأ ضدّ أولئك المسؤولين عن الإختطاف. |
| Kaçırılmayla ilgili bir şeyden bahsetmediğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنني لم أقل أيّ شيء .عن الإختطاف |
| Lanet olay gazetelere düşmüş, ama Kaçırılmayla ilgili haber yok. | Open Subtitles | تلك الأخبار في كل الصحف لكن الاختطاف لم يصل الإعلام |
| Kaçırılmayla ilgili bize ne söyleyebilirsin? | Open Subtitles | ما الذي يمكنك ان تخبرينا به عن الاختطاف نفسه. ؟ |
| - Bu kaydı ambulans şirketi verdi ve kasetteki görüntüler dışında Kaçırılmayla ilgili... | Open Subtitles | و بالإضافة لشريط الفيديو، فهو الدليل الوحيد لدينا على الخطف |
| Terörist grup 1 Ağustos Bölüğü Kaçırılmayla ilgili sorumluluğu üzerine almış görünüyor. | Open Subtitles | منظمة إرهابية "لواء الأول من أغسطس"َ أعلنت مسؤليتها عن الخطف من الواضح أن قوات الشرطة الأفريقية يحققون في الأمر |
| Kaçırılmayla bir alakası yok. | Open Subtitles | الإختطاف ليس له علاقة بالأمر الطريق الأسرع لإعادة (أماندا) للبيت |
| - Kaçırılmayla bağlantını kurduk. | Open Subtitles | لدينا لكم مرتبطة الاختطاف. |