"kaçırmazsın" - Translation from Turkish to Arabic

• تفوت
• تفوتك
• تفويت
• لن أسبب لك فواتَ رحلتك
• لن يفوتك
• عن قطارِكَ
• تفوتين

Sen iyi bir dedektifsin. Bir şey kaçırmazsın.
أنت محقق طيب و لا تفوت شيئاً

Bir daha asla bir film kaçırmazsın. - Hadi ya?
لن تفوت أي فلم مجددا.

Takım otobüsüne binmen gerek. Sen asla takım otobüsünü kaçırmazsın.
عليك أن تلحق بحافلة الفريق ، لا تفوتك

Bir uzlaşmaya varırsak, uçağını kaçırmazsın.
-لن تفوتك إذا توصلنا لتسوية

Seni görmek istiyordum ve düşündüm ki, bir İskoç beyaz şarabı tatmasını kaçırmazsın.
لن تودّ تفويت تذوّق النبيذ الأبيض الإسكتلندي

Hadi adamım, böyle birşeyi kaçırmazsın sen.
بحقك يا رجل لا يمكن تفويت شيئاً كهذا؟

kaçırmazsın, söz.
... لن أسبب لك فواتَ رحلتك ، أعدكِ بذلك

Bir şey kaçırmazsın. Aile üyelerimizle tanışıp İspanyolca pratiği yapabileceğiz.
لن يفوتك أي شيء، كما أننا سنلاقي بقية أفراد عائلتنا

Hayır, kaçırmazsın...
أنتي لَنْ تَتأخّريَ عن قطارِكَ...

Umarım taksi yüzünden uçağını kaçırmazsın. Tanrım.
أتمنى أن لا تجعلكِ سيارة الأجرة هذه تفوتين رحلتك. يا إلهي.

Fragmanları bile kaçırmazsın.
لن أجعلك تفوت المقدمات حتى

Harvey, asla uçuş kaçırmazsın.
هارفي), أنت لا تفوت طائرتك أبدا)

O fırsatı hayatta kaçırmazsın.
أنتِ لا تريدين تفويت هذه الفرصة

Onu yakalamam lazım. Hayatta kaçırmazsın zaten.
عاري امام المرأة لا يجب علي تفويت ذلك

Neden göz kapaklarınıda bantlamıyorsun, böylece hiçbir kareyi kaçırmazsın.
لماذا لا تلصق جفن عينيك لأعلى؟ بهذه الطريقة لن يفوتك أى شىء

Bedava yemek ve süslenme şansını hiç kaçırmazsın sen.
لم يسبق لي ان اراكِ تفوتين طعام مجاني و فرصة لتردي فستان.