| Hiç kimse buradan kaçamaz! Issız Toprakların hakimi Humungus"tur! | Open Subtitles | لا شيء يمكن أن يهرب الهومونجس يحكم الأرض القاحلة |
| Kimse kaçamaz Winston. Burada mazlumlar yoktur. | Open Subtitles | لا أحد يهرب يا وينستون لا وجود للشهداء هنا |
| Hayır Daniel, haklısın, aslında onu göremezsin, tekliğin kendisini... değil, o kadar büyük bir kütle ki ışığın kendisi bile kaçamaz. | Open Subtitles | لا دانيال انت محق لا يمكن رؤية الثقب نفسه انه كبير جدا لدرجه ان الضوء يهرب منه |
| Ama asla yaptıklarından... kaçamaz ve saklanamazsın tam... gözlerinin önünde yaptıklarından | Open Subtitles | و لكنك لن تستطيع الهرب او ان تخفي ما فعلته عن عيون كل عيون |
| İnsan ne kadar çabalarsa çabalasın kaderinden kaçamaz. | Open Subtitles | كما يمكن للمرء أن يحاول لا يمكن لأي كان أن يفلت قدر عادل لكل شخص |
| ..bende kaçmayı denemiştim ama Tyrone'dan kimse kaçamaz. | Open Subtitles | لأننى سأضطر للهروب معك ،و لا أحد يهرب من تيرون |
| Kimse geçmişinden kaçamaz. Kimse ahiretten kaçamaz. | Open Subtitles | لا أحد يهرب من ماضيه لا أحد يهرب من الحساب. |
| Geldiğini görse bile, bundan kaçamaz. | Open Subtitles | ،لا يستطيع أن يهرب منه .حتى إذا كان يعرف أنه سيحدث |
| Çok yoğun bir cisim yaratırsınız, saniyede 297,600 km ile seyahat eden ışık bile onun sıradışı çekim kuvvetinden kaçamaz. | Open Subtitles | فسنحصل على جسم بالغ الكثافة يعجز الضوء .. الذي يبلغ سرعته 186 ألف ميل في الثانية أن يهرب من جاذبيته الهائلة |
| En aydınlık günde, en karanlık gecede Hiçbir kötülük kaçamaz gözümden | Open Subtitles | "بالأيام الأكثر إشراقاً، وبالأيام الأكثر ظلمة، لن يهرب مني أي شرير" |
| En aydınlık günde, en karanlık gecede Hiçbir kötülük kaçamaz gözümden | Open Subtitles | "بالأيام الأكثر إشراقاً، وبالأيام الأكثر ظلمة، لن يهرب مني أي شرير" |
| En aydınlık günde, en karanlık gecede Hiçbir kötülük kaçamaz gözümden | Open Subtitles | "بالأيام الأكثر إشراقاً، وبالأيام الأكثر ظلمة، لن يهرب مني أي شرير". |
| ...hiçbir şey bakışlarından kaçamaz, Tanrıların düşüncesi bile... | Open Subtitles | لا شيء يهرب البصر، وليس حتى عقول الآلهة. |
| Karınca bile kaçamaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن يهرب أحد. ولا حتى نملة |
| Hiçbir Gelfling, benim ölümcül Garthim'imden kaçamaz. | Open Subtitles | لن يهرب غلفلنغ من الغارثم المميتين |
| Ama asla yaptıklarından... kaçamaz ve saklanamazsın tam... gözlerinin önünde yaptıklarından | Open Subtitles | و لكنك لن تستطيع الهرب او ان تخفي ما فعلته عن عيون كل عيون |
| kaçamaz, yazgısını keşfetmek için savaşmalı. | Open Subtitles | لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
| kaçamaz, yazgısını keşfetmek için savaşmalı. | Open Subtitles | لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
| Kimse bana ateş edemez ve benden kaçamaz. | Open Subtitles | لا أحد يطلق النار علىّ و يفلت بفعلته |
| El fenerinizi doğrulttuğunuzda giden ışın bile kaçamaz. | Open Subtitles | أنت تضئ شعلة ضوئية وحتى هي لا تستطيع الهروب |
| ..kötülüğü kontrol etmek için yapıldı. Doğaüstü hiçbir şey kaçamaz. | Open Subtitles | لقمع كافة سجايا الشرور، فلا مخلوق خارق للطبيعة بوسعه الإفلات منهما. |
| Onu uyarmayı düşünüyorsan, yapma. kaçamaz. | Open Subtitles | إن كنت تفكر بتحذيره، لا تفعل، لن يستطيع الهروب. |
| Çünkü karadeliklerin kütleçekim gücü öyle yoğundur ki hiçbir şey, ışık bile, ondan kaçamaz. Bu yüzden onları doğrudan göremezsiniz. | TED | لان الثقوب السوداء هي أجسام ذات قوة جاذبية هائلة بحيث أن لا شيئ يمكنه الهروب منها، بما في ذلك الضوء لذلك لا يمكنك رؤيته مباشرة |
| Onlardan kaçamaz, onları kandıramaz bahanelerle oyalayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ الهروب منهم أو خداعهم أو تقنعيهم بأية أعذار. |