O lanet kabuklar yarında orada olacaklar. | Open Subtitles | الاصداف ستكون كلها فى الغد |
Ya kabuklar? | Open Subtitles | وماذا عن الاصداف |
Ve zbang, testislerim kabuklar ailesinin favori mekanı haline geliyor. | Open Subtitles | وإنفجار كراتي معروضة في جماعة الحيوانات القشرية |
Çoğu balıkçı tüy, post, sicim kabuklar falan kullanır. | Open Subtitles | معظم من يصيدون بالسنانير يستخدمون الريش أو الفراء، الخيوط المجدولة، أو القطع القشرية. |
- kabuklar en iyi parçası. - Oranın altında bir gözlük var. Hemen orada. | Open Subtitles | القشور هي الجزء الأفضل هناك نظارات تحت هناك |
İçinde kabuklar var. | Open Subtitles | وقعت بعض القشور |
Ama biliyorsunuz ki, bu kabuklar, onları bulmak zordur. | TED | ولكن كما تعلمون، فهذه الأصداف من الصعب إيجادها. |
Bu sert kabuklar, içerideki küçük kurtçukların savunması için etkili görülebilir, ama ille de şart değildir. | Open Subtitles | هذه الأصداف الصلدة تبدو دفاعات فعّالة لليرقة الصغيرة داخلها لكن ليس بالضرورة ذلك. |
Bu kabuklar "Bir şey görme, bir şey söyleme" der gibi. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} ...هذه الاصداف {\pos(192,220)} تبدو مثل ( لن ارى شرا لن اتكلم شرا ) {\pos(192,220)} يسكت ضحاياه بشكل رمزي |
- Ne? Şu küçük kabuklar mı? | Open Subtitles | ماذا، هذه القشور الصغيرة؟ |
Boş kabuklar, yaratıklardan geriye kalan Lig'in ilk zafer hatırası oldu. | Open Subtitles | القشور الفارغة للفضائيين التي تركوها ورائهم أصبحت جوائز التذكارية الأولى للأتحاد... . |
Bu kabuklar bertaraf edilmesi gereken çer-çöp değildir bunları yapısının tümseklerini süslemek için kullanır. | Open Subtitles | ليست تلك الأصداف هباءً يستخدمها ليزيّن الجسور في بنائه |
Birincisi, kabuklar bir şeyi yakalamak için fazla yavaş kapanır. | Open Subtitles | أ) تغلق الأصداف ببطء لإلتقاط أي شيء |