| Haklı olduğumu kabul edene ve şu taraftan gidene dek gelmiyorum. | Open Subtitles | لا ، حتى تعترف أننى كنت محقة وتتجه الى هذا الطريق |
| Yaptığını kabul edene kadar kimse bu odadan çıkmayacak. | Open Subtitles | لن يغادر أحد هذه الغرفة حتى تعترف لنا بما فعلته |
| Boş yere üzgün davrandığını kabul edene kadar kapatmam. | Open Subtitles | ليس حتى تعترف لكونك تتصرف باكتئاب من دون سبب |
| Bana olan sonsuz aşkını kabul edene kadar, hayır. | Open Subtitles | سأتوقف عندما تعترفي أنكِ تعشقينني |
| Ondan hoşlandığını kabul edene dek hayatta yardım etmem sana. | Open Subtitles | لن أساعدك حتى تعترفي أنك معجبة به |
| Onlar teklifi kabul edene kadar iş işten geçmiş olur. | Open Subtitles | بوقت قبولهم لهذا العرض .. سيكون قد فات الآوان |
| Benimle bir gece geçirmeyi kabul edene dek | Open Subtitles | أعلم أنني أقف في الصف حتى تجدي الوقت |
| Çünkü şunu söyleyeyim, benimle akşam yemeği yemeyi kabul edene dek buradan kalkmam. | Open Subtitles | لذلك علي ان اخبرك انني لن اغادر هذا الكرسي حتى توافقي على تناول العشاء معي |
| Benimkini kabul edene kadar demiryolunuz 1 santim bile ilerlemeyecek. | Open Subtitles | حتى أن تعترف بحقي. السكك الحديدية الخاصة بك لن تتحرك بوصة آخرة. |
| Hata yaptığını kabul edene kadar dönmüyorum. | Open Subtitles | و لن أتراجع حتى تعترف بأنها أخطأت |
| Kadının kafasını suya sokarak, ta ki her şeyi uydurduğunu kabul edene dek sorguya çektiğimiz günleri düşünüyorum da... 60'lar ne garip yıllardı. | Open Subtitles | عن طريق تغميس المرأة في الماء حتى تعترف أنها تكذب كان زمناً مختلفاً... الستينات |
| Ta ki gerçekte kim olduğunu kabul edene dek. | Open Subtitles | ليس حتى تعترف لنفسك مَن تكون حقًا |
| Duff, takımı taşıdığını kabul edene kadar açlık grevim sürecek! | Open Subtitles | لن ينتهي إضرابي عن الطعام حتى تعترف شركة (داف) أنها ستنقل الفريق |
| Aracı Massimiliano'nun getirdiğini kabul edene kadar iki gün burada tutacağım seni. | Open Subtitles | يمكنني أن أبقيكِ هنا ليومين حتى تعترفي بأنّ (ماسيماليانو) هو من كان يقود السيارة |
| Onlar teklifi kabul edene kadar iş işten geçmiş olur. | Open Subtitles | بوقت قبولهم لهذا العرض .. سيكون قد فات الآوان |
| Benimle bir gece geçirmeyi kabul edene dek | Open Subtitles | أعلم أنني أقف في الصف حتى تجدي الوقت |
| Çekirdek için teklifimi kabul edene dek, birbirimizin zamanını harcamayalım. | Open Subtitles | - إجلس - دعينا لا نهدر وقتنا حتى توافقي على عرضي الخاص بالمفاعل |