| Bunun sana ne kadar tuhaf göründüğünü biliyorum Tom... ama inan bana, bir zamanlar tanıdığın kişi değil o. | Open Subtitles | ...اعرف كم يبدو هذا غريب جداً بالنسبه اليك توم ولكن صدقني هذا ليس الرجل الذي عرفته سابقا |
| Yüksek rütbeli bir Fae dedektifinin, bir barmenin ayak işlerini yapmak için bu kadar çok zaman harcamasını ne kadar tuhaf bulduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف ان اجده امر غريب جداً بالنسبة لضابط ذو رتبة عالية من فاي النور ان يقضي الكثير من وقته في العمل على مهمات لصالح ساقي حانة |
| Ne kadar tuhaf. | Open Subtitles | يا للغرابة |
| Peki, bilesin diye söylüyorum hiç bu kadar tuhaf olmamıştın. | Open Subtitles | حسناً, فقط لمعلوماتك, انتِ لم تكوني أكثر غرابة أبداً. |
| Ketçabı, davranışının ne kadar tuhaf olduğunu fark etmeksizin dökmeye çok alışmışız. | TED | نحن متعودون على أن نسكب الكتشب دون ملاحظة مدى غرابة سلوكها. |
| Yatakta gerçekten o kadar tuhaf mıyım? | Open Subtitles | هل حقا أنا غريب جدا في السرير؟ |
| Bir Britanya arabası. O kadar tuhaf değil. | Open Subtitles | إنها سيارة من بريطانيا ، إنها ليست بتلك الغرابة |
| O kadar tuhaf ki, Dr. Cameron bile inanmıyor. | Open Subtitles | غريب جداً لدرجة أن دكتورة (كاميرون) لا تصدقه |
| Artık ne kadar bu kadar tuhaf olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | الآن أفهم لم أنت غريب جداً. |
| Bu, tesadüf olamayacak kadar tuhaf. | Open Subtitles | إنه غريب جداً ليكون مصادفة |
| Ne kadar tuhaf. | Open Subtitles | يا للغرابة |
| Ne kadar tuhaf! | Open Subtitles | يا للغرابة |
| Ne kadar tuhaf! | Open Subtitles | يا للغرابة |
| Benim demek istediğim söylemek için ne kadar beklersen tanıştıklarında o kadar tuhaf bir durumla kalacaksınız. | Open Subtitles | هذا لئيم وحسب ، أسمع، كل ما أقوله هو، كلما إنتظرت لتخبرها كلما أصبح الأمر أكثر غرابة عندما يلتقيان |
| Sen de onun kadar tuhaf davranmaya başladın! | Open Subtitles | أتعلم، أنت أكثر غرابة منه |
| Ve sorduğumda ne kadar tuhaf duruma düştüğümü hayal edebilmişindir. | Open Subtitles | كلاّ، ولكن يمكنّك تخيل مدى غرابة سؤالي عن هذا |
| Ne kadar tuhaf olduğu umrumda değil, yaşam tecrübesi olarak sindirim sistemini paylaşmak... | Open Subtitles | لا يهمني مدى غرابة هذا مشاركةنظامالهضمهيتجربةفريدة .. |
| Yeteri kadar tuhaf. | Open Subtitles | يمكنك القول انه غريب جدا |
| Yeteri kadar tuhaf. | Open Subtitles | يمكن القول انه غريب جدا |
| - İskelet mi? - Sandığın kadar tuhaf değil. | Open Subtitles | -الأمر ليس بتلك الغرابة |
| O ne demek bilmiyorum ama en az göründüğün kadar tuhaf geliyor kulağa. | Open Subtitles | لا أعرف حتى ما يعني ذلك لكنهُ يبدو تقريباً غريباً كما تبدو أنت |
| "Neden bunun için bu kadar tuhaf görünmek zorunda?" | TED | "ولماذا تبدو غريبة جدًا في بعض الأحيان؟" |
| - Oyuncak bebek koleksiyonun kadar tuhaf değil. | Open Subtitles | ليس أغرب من مجموعة دمياتك |
| Ama şurada kuzenim Bobby kadar tuhaf bir şey var. | Open Subtitles | لكن هنالك شيء هنا بنفس غرابة (بوبي) قريبي |