"kadar uzak değil" - Translation from Turkish to Arabic

• ليست بعيدة
• ليس بعيداً

Gerçek dostlarımızın bizi ziyaret edeceği kadar uzak değil, Mr Ferrars.
ليست بعيدة بالنسبة لأصدقائنا الحقيقيين لزيارتنا سيد فاريس

Gemimiz, gelemeyeceğin kadar uzak değil Mısır'dan.
سفينتنا ليست بعيدة جدا عن مصر التي لا يمكن أن يأتي.

Atla hadi. Göründüğü kadar uzak değil.
اقفز فحسب ، المسافة ليست بعيدة جداً.

Her şeyi vermek, bana öyle geliyor ki, zaferden o kadar uzak değil.
تقديم كل شئ، كما يبدو لي، ليس بعيداً من النصر.

- Ses uzaklardan geliyor. - Yeteri kadar uzak değil.
يَبْدو بعيداً ليس بعيداً جداً.

Ve o hayalini kurduğun yer aslında o kadar uzak değil.
وذلك المكان الذي تحلم به... ليس بعيداً كما تعتقد.

Üzerine atla, Alec. O kadar uzak değil.
إقفز على السيارة ، (أليك) إنّها ليست بعيدة

- Yol o kadar uzak değil.
-نستطيع أن نتوقف هنا الطريق ليست بعيدة

Londra o kadar uzak değil, Bay Jefferson, Paris'i kendinizden soğutmanız pek olası olmasa da.
"لندن" ليست بعيدة سيد (جيفرسون) خاصةً ان كانت الرحلة من "باريس"

Ama merak etme, hep görüşeceğiz. Orlando o kadar uzak değil.
لا تقلق، سنتزاور دائماً، فـ(أورلاندو) ليست بعيدة جدّاً

York o kadar uzak değil. İsterseniz ben gidebilirim.
(يورك) ليست بعيدة أنا يمكن أن أذهب، إذا أردتِ.

O kadar uzak değil.
-إنها ليست بعيدة جدا

Uçakla mı geldin? Hayır anne, o kadar uzak değil.
- ليست بعيدة, يمكننا القيادة.

O kadar uzak değil.
ليست بعيدة

Lewisburg'a yakın. Gerçekten o kadar uzak değil.
"إنه قريب من "لويسبرق ليس بعيداً إلى ذلك الحد

Tabii, o kadar uzak değil.
أجل، إنّه ليس بعيداً

- Seni bırakmama izin ver. - O kadar uzak değil.
دعيني أوصلك - أنه ليس بعيداً -

Yalnızca onun istediği kadar uzak değil.
فقط ليس بعيداً جداً

O kadar uzak değil.
إنه ليس بعيداً.

Orası yeteri kadar uzak değil.
ذلك ليس بعيداً كفاية