| Beyler, buradaki sayıya bakacak olursanız çok kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | أيها السادة ، لو تلقون نظرة . على هذا الرقم هنا . هذا الرقم يحيرني |
| basit bir mesele, belki ama kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | إنها مسألة بسيطة، وربما ولكن يحيرني. |
| Kağıt işleri kafamı karıştırıyor, ve aynı şey değil. | Open Subtitles | بعض الالفاظ تحيرني وهي لست مثل ما اسمع |
| Aritmetik kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | المسائل الحسابية تحيرني |
| Bosco, bu düğmeler kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | -باسكو), هذه الأزرار تحيّرني ؟ ) -اسكت يا (موردوك ) |
| Don Alejandro kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | دون أليجاندرو يحيرنى |
| Çünkü bu biraz kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | ولا تفعلي شيئًا حيال ذلك، لأن هذا يربكني بعض الشيء. |
| Hayır, kafamı karıştırıyor. Düşüneyim. | Open Subtitles | . لا , إن هذا الامر يحيرني دعيني افكر |
| Borsa kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | سوق الأسهم يحيرني كيف يتحرك... |
| Ölüm yöntemi benim kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | إن ما يحيرني هو طريقة الموت |
| Emirleri sorgulamaman kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | ما يحيرني أنك لم تجادلهم |
| Söylediklerinin bir kısmı kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | جزء مما قلته يحيرني |
| - Kaltak kafamı karıştırıyor! | Open Subtitles | -الساقطة تحيرني ! |
| Don Alejandro kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | دون أليجاندرو يحيرنى |
| O kısım benim de kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | هذا الأمر يربكني أيضاً. |
| kafamı karıştırıyor. | Open Subtitles | انه يربكني |