| Joey, kahvenden bir yudum, pastandan da bir parça alabilir miyim? - Tamam. | Open Subtitles | جوي، هل يمكنني أخذ رشفة من قهوتك وقضمة من موفينيّتك؟ |
| Tabii kekimin senin kahvenden daha pahalı olmasının beni rahatsız etmesini saymazsak. | Open Subtitles | ماعدا أنّه كان يُـقلقني طِوال النهار كُلفة كعكتي التي كانت أكثر من قهوتك. |
| Şehirde senin favori kahvenden içmeliyim ve bu sadece hoşuna gidebilecek bir yol. | Open Subtitles | لذا، أنا في المدينة أحتسي قهوتك المفضلة وأقوم بالأمور كما تحبها |
| kahvenden ilk yudumu almadan önce 3 kez üflediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلِم أنكِ تنفخين في قهوتك ثلاث مرّات قبل أن ترشفي الرّشفة الأولى |
| Dana teyze, kahvenden içebilir miyim? | Open Subtitles | خالتي دانا هل استطيع تذوق قهوتك ? |
| Bana bir çaydanlık müthiş kahvenden yapacağın yerdeyim. | Open Subtitles | هنا حيث أعددت لي كوب من قهوتك المروعة |
| Şimdi, kahvenden bir yudum al. | Open Subtitles | خذي رشفة من قهوتك |
| kahvenden tatmasına izin vermen, bir hataydı. | Open Subtitles | بأن تدعها أن تتذوق قهوتك |