| Çok kırılganlar. Ne kadar geride olsa teknolojileri olmadan. kesinlikle hayatta kalamazlar. | Open Subtitles | إنهم ضعيفون جداً، لن يبقوا أبداً أحياء بدون تقنياتهم، مهما كانت بدائية |
| Ördek yavruları besliyoruz okulda kalamazlar bu yüzden almanız gerekiyor. | Open Subtitles | إننا نربي فراخ بط ولا يجب أن يبقوا في المدرسة، لذا يجب عليك أخذهم |
| Uh, Büyükanne ve Büyükbabanız kalamazlar. - Zaten, iş arkadaşımla randevum var benim, o zaman, um... | Open Subtitles | اه، جدكما وجدتكما لا يمكنهما البقاء يا بنات. |
| İnsanları onlara koyup uyutursak hayatta kalamazlar. | Open Subtitles | إذا وضعنا الناس بهم، بحالة السبات لن ينجوا |
| Burada düşmanların dikkatini çekmeden uzun süre kalamazlar. | Open Subtitles | لا يمكنهم البقاء فى الخارج طويلاً من دون أن يجتذبوا أنظار الثعلب |
| Anlaması zor biliyorum ama kalamazlar. | Open Subtitles | أعرف أنه من الصعب فهم الأمر لكنهم لا يستطيعون البقاء |
| - Artık burada kalamazlar. | Open Subtitles | لا يُمكنهم البقاء هُنا بعد الآن. |
| Onlara bakan biri olmadan hayatta kalamazlar; bu durumda bu tür hayatta kalma yöntemlerinin doğa tarafından onlara bahşedilmiş olması mantıklı geliyor. | TED | بدون مقدم الرعاية, لن يتمكنوا من البقاء, لذلك فمن البديهي أن تمنحهم الطبيعة آليات البقاء. |
| Bu duraksatılmış yaşam durumunda, soğuğun etkilerine direnebiliyorlar, ancak bu şekilde bir kaç günden fazla kalamazlar. | Open Subtitles | مع توقف الحركة تستطيع أجسادهم مقاومة آثار البرد لكن لا يمكنهم البقاء على هذا الحال أكثر من يومين فقط |
| Sonsuza kadar öylece kalamazlar, değil mi? | Open Subtitles | لايمكن أن تظل هناك للأبد، صح؟ |
| Halâ çok kalabalık değiller ve hep dışarıda kalamazlar. Her şey düzelecek. | Open Subtitles | ما زالوا قليلين,لا يمكن أن يبقوا بالخارج للأبد كل شيء سيكون على ما يرام |
| Orada çok uzun kalamazlar. | Open Subtitles | لن يبقوا فى الداخل أطول من الازم |
| Birkaç gün daha kalamazlar mı? | Open Subtitles | ألا يمكنهم أن يبقوا لبضعة أيام أخرى؟ |
| D blokta kalamazlar. | Open Subtitles | لا يمكن أن يبقوا بالعنبر الرابع |
| Kızım ve kocası uzun süre benimle kalamazlar. | Open Subtitles | إبنتي وزوجها لا يمكنهما البقاء معي |
| Burada kalamazlar. | Open Subtitles | لا يمكنهما البقاء هنا |
| - Burada kalamazlar, bunlar görgüsüz. | Open Subtitles | -لا يمكنهما البقاء هنا ، انهما سـيئين |
| Bu havada hayatta kalamazlar. | Open Subtitles | لن ينجوا في هذا الطقس |
| Hayatta kalamazlar. | Open Subtitles | لن ينجوا |
| Hayatta kalamazlar. | Open Subtitles | لن ينجوا |
| Biz onları düzeltmeden sabit kalamazlar. | Open Subtitles | لا يمكنهم البقاء مستقرين دون أن نسبر أعماقهم |
| Sana söylemiştim, tek başlarına kalamazlar. Pekala.O zaman onları sana bırakıyorum. | Open Subtitles | أخبرتك، لا يمكنهم البقاء لوحدهم حسناً، إذاً سأدعهم يبقون معك |
| Ay'da öylece kalamazlar Joiner. | Open Subtitles | انهم لا يستطيعون البقاء على سطح القمر |
| ..veya nereye isterseniz, ama burada kalamazlar. | Open Subtitles | أو أى كان ، لكن لا يُمكنهم البقاء هُنا |
| Ama orada kalamazlar çünkü John'a da evi boşaltma emri geldi. | Open Subtitles | ولكنهم لن يتمكنوا من البقاء هناك لأن (جون) تسلم مذكرة بالإخلاء |
| Öylece kalamazlar. | Open Subtitles | لايمكن أن تظل هناك للأبد |