| Geriye izlenmek için kalan tek şey, senin o adamı kovman. | Open Subtitles | فالشيء الوحيد المتبقي لدينا هو رؤيتك و أنت تطرد ذلك الشاب |
| Geriye kalan tek soru, bununla ne yapacağımız. Merhaba. Bakar mısınız? | Open Subtitles | السؤال الوحيد المتبقي هو ما الذي سنفعله بخصوص هذا الأمر؟ المعذرة |
| Ve zamanın dışında bir yerde düşünebiliyor; elimizde kalan tek sonsuzluk. | Open Subtitles | وبذلك يستطيع أن يتأمل من نقطة خارح الوقت الأبدية الوحيدة المتبقية |
| Karısı bunu öğrendiğinde geriye kalan tek çocuğunu kaptığı gibi kaçtı. | Open Subtitles | عندما اكتشفت زوجته الأمر هربت مع طفلها الوحيد الباقي بين ذراعيها |
| Onun için kalan tek akrabası çocuk. Hey. Tamam. | Open Subtitles | القريب الوحيد الذي تبقى لديها هو أبنها حسناً, هذه الصورة الوحيدة التي لدينا له |
| kalan tek gizlilik kafandan geçenlerdir. | Open Subtitles | السرية الوحيدة الباقية داخل رأسكِ , ولَرُبَّمَا ذلك كافيُ. |
| Onları alıp gittiklerinde köyümden geriye kalan tek şey küller olmuştu. | Open Subtitles | بمجرد أن غادر معهم، كان الشيء الوحيد المتبقي من قريتي الرماد. |
| Bugün, sınır hakkında konuşarak başladık. Ama eğer bu sınırı kaldırırsak, geriye kalan tek sınır hayallerimiz olur. | TED | اليوم، بدأنا بالحديث عن الحاجز، لكن إن أزلنا هذا الحاجز، الحاجز الوحيد المتبقي هو مخيلتكم. |
| Bu noktada geriye kalan tek seçenek enfeksiyonun yayılmasını önlemek için bacağı ameliyatla kesip almak. | TED | إذن في هذه المرحلة، عادةً، الخيار الوحيد المتبقي هو بتر الساق لمنع الالتهاب من الانتشار أكثر. |
| 13 metrelik bu devler, geri kalan tek tür konumundalar. | Open Subtitles | وهذا العملاق ذو الثلاثون مترا هو الوحيد المتبقي منها |
| Şeytani cinin dileğini yerine gerçekten getirir de ben, yok olursam, buralarda didişebilmen için kalan tek kişi kendin olacak. | Open Subtitles | لأنه أن وفر لك جني الشر أمنيتك حقاً واختفيت الشخص الوحيد المتبقي لتتشاجر معه هو نفسك |
| O, hayatıma serpiştirilmiş işaret ışıklarından geriye kalan tek şey. | Open Subtitles | إنها المنارة السكرية الوحيدة المتبقية لي في حياتي |
| Büyük bir ihtimalle her hangi yerde geriye kalan tek insanlarız. | Open Subtitles | الحياة البشرية الوحيدة المتبقية, و على الأرجح بأي مكان |
| {C:$9C8B7C}Ama ondan sonra kalan tek kötü sen olacaksın. | Open Subtitles | إن فعلت هذا، ستكون مختل العقل الوحيد الباقي |
| Resmi kayıtlara göre, Shadaloo'nun hayatta kalan tek yöneticisiyim. | Open Subtitles | رسميآ انا الشريك الوحيد الباقي على قيد الحياة من منظمة شادالو |
| Olmaz! O tablo annemden kalan tek şey. | Open Subtitles | مستحيل, إنه الشي الوحيد الذي تبقى لي من أمي |
| Bu, babamla aramda kalan tek bağ. | Open Subtitles | أنه الوصلة الوحيدة الباقية لي لتربطني بأبي |
| Benim eski eşimden kalan tek şey oğlum ve ülser. | Open Subtitles | كل ماتبقى لي من طليقي هو ابني و القرحة المعدية |
| Orada geriye kalan tek şey pozitif ışığın kalıcı gölgesi. | TED | الشيء الوحيد الذي بقي الآن هو الظل الدائم للضوء إيجابي. |
| Çok üzgünüm beyler ama elimde kalan tek oda hizmetçinin odası. | Open Subtitles | انا آسف يا سادة, الشئ الوحيد المتبقى هو غرفة الخادمة |
| Yaşamları için bir tehdit almaksızın, Senato geriye kalan tek silahı kullandı. | Open Subtitles | دوناً عن تهديد حياتهم، استخدم مجلس الشيوخ السّلاح الوحيد المتبقّي. |
| Her şey bittikten sonra bize kalan tek şey, bu eski ev oldu. | Open Subtitles | لذا، بعد نفاذ المال كان كل ما تبقى هو هذا البيتِ العائلى القديم |
| - Şu an kayıplardan hayatta kalan tek kişi ile görüşeceğim. | Open Subtitles | إنني أتحدث الآن مع الناجي الوحيد بين كل المفقودين والضحايا |
| Onları atlatamazsak, bizden arta kalan tek şey o borular olacak. | Open Subtitles | إنْ لم نتجاوزهم، فإنّ الأنابيب هي الشيء الوحيد الذي سيتبقى من السفينة. |
| Pekala Homer, son gösterimimiz, hayatta kalan tek aktörümüzsün, ve salonda kimse yok. | Open Subtitles | حسناً هومر انها اخر فرصة لنا أنت الممثل الوحيد على قيد الحياة ولا يوجد أي متفرج |
| Tamam, nükleer bir patlama olsun. Dünyada kalan tek erkek benim. | Open Subtitles | حسناً، لنقل إن محرقة نووية وقعت وأمسيت الرجل الوحيد في العالم |
| yara almadan kurtuldu, ve şimdi öldürülen muhasebecinin hayatta kalan tek görgü tanığı o. | Open Subtitles | نجت من الموت بأعجوبة والآن هي الشاهدة الوحيدة في قضية قتلِ المحاسبَ |