| Ölüm nedeni akut kalp yetmezliği çıkmış. | Open Subtitles | وقد كان سبب الوفاة نوبة قلبية حادة |
| Fıtık, hafif kalp yetmezliği, bunun dışında iyi. | Open Subtitles | فتق مزودج و نوبة قلبية خفيفة. |
| Ölüm sebebinin, kalıtım bozukluğunun sebep olduğu kalp yetmezliği olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | لقد ورد أن سبب الوفاة أزمة قلبية التى نَجَمت عن عيب خِلْقيّ |
| ...gece saat 3'te kalp yetmezliği. | Open Subtitles | بالثالثةِ صباحاً، يخبرني .بأنه مات جراء أزمة قلبية |
| Ani kalp yetmezliği. Otuz beş yaşında. Bir de bana bak | Open Subtitles | سكتة قلبية مفاجئة, في الخامسة والثلاثين وماذا عني؟ |
| O yüzden kalp yetmezliği riski var. | Open Subtitles | ماسيؤدي لقصور قلبي بسبب النتاج المرتفع. |
| Ne kalp yetmezliği ne de sirozu var. Yani pıhtı olmalı. | Open Subtitles | لا يوجد قصور قلبي أو تليّف كبدي هذا يعني لا بد من أن تكون جلطة |
| Düşük immunoglobulin seviyesi artı kalp yetmezliği, artı akciğerlerinde sıvı artı iç kanama, eşittir amiloidoz. | Open Subtitles | مع فشل قلبي وسائل في الرئتين ونزيف داخلي يعني الداء النشواني |
| Akut ürtiker, siyanoz, kalp yetmezliği ve tespit ettiğim kokuya dayanarak | Open Subtitles | حسناً ، استناداً الى النمط الشرى الحاد الزرقة ، السكتة القلبية ، و الرائحة التي أكتشفتها أنا |
| kalp yetmezliği sonrasında oluşan komplikasyonlar sonucu. | Open Subtitles | اختلاط تلا نوبة قلبية |
| Başka bir şiddetli kalp yetmezliği. | Open Subtitles | نوبة قلبية حادة أخرى |
| Yani hem alerjisi hem de kalp yetmezliği var. | Open Subtitles | أصابها إذاً رد فعل حساس و أزمة قلبية |
| Yani, anafilâksi, kalp yetmezliği ve felç. | Open Subtitles | إذاً، إعوار، أزمة قلبية و شلل |
| Hayır, karaciğere hasar verme ihtimali de var kardiyomiyopati olma ihtimali de ve bazı nadir durumlarda kalp yetmezliği. | Open Subtitles | كلا، هناك فرصة واحدة ،لبعض التليف الكبدي ،إعتلال عضلة القلب ،وفي بعض الحالات النادرة سكتة قلبية |
| Beş veya altı saat. kalp yetmezliği sanırım. Tüm belirtiler. | Open Subtitles | منذ 5 أو 6 ساعات سكتة قلبية على ما أظن |
| kalp yetmezliği. | Open Subtitles | سكتة قلبية |
| O yüzden kalp yetmezliği riski var. | Open Subtitles | ماسيؤدي لقصور قلبي بسبب النتاج المرتفع. |
| Şimdi yine kendim olmaya hazırım. kalp yetmezliği başladı. | Open Subtitles | لكنني الآن مستعد للعودة كما كنت مجددا. إنه يدخل مرحلة قصور قلبي. |
| Yüksek ateşim vardı. kalp yetmezliği geçirmiyordum. | Open Subtitles | كنتُ أعاني من حرارة عالية لم أكن أعاني من فشل قلبي |
| Avustralyalılar bizden 3 kat daha az kalp rahatsızlığı oranına sahip. Daha az kalp krizi kaynaklı ölüm, kalp yetmezliği, daha az inme, genel olarak daha sağlıklı bir gruplar. | TED | نسبة أمراض القلب لدى الاستراليون أقل بثلث النسبة لدينا نحن أقل وفيات بسبب نوبات القلب, السكتة القلبية والجلطات هم بشكل عام أكثر صحة |