| Bu olayın anısına babam, annemin kamikaze takımının arkasına yükselen ejderhayı işledi. | Open Subtitles | لكي تحيي ذلك الحدث أبي طرز تنينا على ظهر بدلة أمي الإنتحارية |
| Akrabamın düğününde kamikaze takımımı giyecektim, ...ama bizimkiler "olmaz" dedi. | Open Subtitles | لقد كنت سألبس البدلة الإنتحارية في يوم الزفاف قريبا لكن أبي قال لا يمكن هذا |
| Sonra bir adam kamikaze'ye atladı bir kaplan kadar çevik ve vahşi. | Open Subtitles | ثم جاء رجل و قفز على الكاميكازى برشاقه و إفتراس مثل النمر |
| Kendimi öldürdükten kısa süre sonra kamikaze Pizza'da iş buldum. | Open Subtitles | بعد أن قتلت نفسي بوقت قصير حصلت على عمل هنا في مطعم كاميكازي للبيتزا |
| Disiplin sağlamak zor iş ama kamikaze görevleri için mükemmel olurdu. | Open Subtitles | الإنضباط سَيَكُونُ أمر جسيم... ... لَكنَّهسَيَكُونُمثاليَ للمهماتِ الانتحارية. |
| Neden kamikaze pilotları emniyet kemeri takarlar ki? | Open Subtitles | لماذا يربط طياروا الكاميكاز أحزمة الأمان ؟ |
| Eski kocasının kamikaze Birliği'ndeyken ölmesi gibi. | Open Subtitles | مثل موت زوجها السابق عضو قوة الهجوم الخاصة |
| kamikaze, kutsal bir törendir. | Open Subtitles | الإنتحاريون هم مراسم مقدّسة |
| Yükselen ejderha nakışlı bir kamikaze takım giyiyordu. | Open Subtitles | انها ترتدي بدلة إنتحارية مطرز عليها تنين |
| ...kamikaze takımıma bir kaç kelime işletmek istiyorum. | Open Subtitles | فكنت أريد الحصول على بضعة كلمات مطرزة على بدلتي الإنتحارية |
| kamikaze takımımı vermek, hayatımı vermek gibi bilesin. | Open Subtitles | في إعطائي لكِ بدلتي الإنتحارية فقد أعطيتك جوهر حياتي |
| Harika. kamikaze uçuşunu yapmana gerek kalmadı. | Open Subtitles | عظيم لا يتوجب عليك أن تقوم بجولتك الإنتحارية |
| O katılır çünkü kamikaze'sinin ödemelerini yapmak ister. | Open Subtitles | إنه يوافق لأنه يريد أن يسدد أقساط عربته الكاميكازى |
| "Çinli dedi ki kamikaze'de değil!" | Open Subtitles | "الرجل الصينى قال أنهما لم يستقلا الكاميكازى" |
| Eğer bir barda Cambridge Kadınlar Ağırsıklet sekizincisiyle karşılaşacak olursanız Başaşağı kamikaze atışı teklifini sakın kabul etmeyin. | Open Subtitles | إذا وجدت نفسك في حانة مع أثقل ثمان نساء بكامبريدج لا تقبل عرض كأس من خمر كاميكازي |
| Şuraya iki kamikaze yollasana. | Open Subtitles | لتحضرَ شاربينِ "كاميكازي" لنهايةِ الطاولة |
| Tam bir kamikaze ekipte ben, Morty ve Jimmy ile çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يعمل معي , مورتي وجيمي في هذه الشركة الانتحارية . |
| Bu kamikaze görevi, öldürme manyağı haşere avcısı Fet'in hayallerini süslüyor. | Open Subtitles | (فيت)، مبيد الجرذان ذاك السعيد بالقتل. هذهِ المهمة الانتحارية هي احتلامه |
| kamikaze mi oynamak istiyorsunuz? | Open Subtitles | أوه، أتريد اللعب الكاميكاز؟ هيا نلعب الكاميكاز. |
| Hepimiz ta en başından kamikaze Birliği için eğitiliyorduk. | Open Subtitles | منذ البداية نحن الطلاب كُنا جميعاً مدربين لأجل قوة الهجوم الخاصة |
| kamikaze bombacılar. | Open Subtitles | **المتفجرون الإنتحاريون** |
| İçlerinden bazıları kamikaze uçuşları yapıyorlar gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن بعضهم يحاول القيام بهجمات إنتحارية |
| Yeni bir Japon silahı, insanlı intihar torpidosu kamikaze uçaklarının su altı versiyonu. | Open Subtitles | إنه سلاح ياباني جديد ،طوربيد يقوده انتحاري إنه كالطائرة (كامكيز) لكن تحت الماء |
| kamikaze pilotlarının yaptığı gibi, tamam mı? | Open Subtitles | كما اعتاد طيارو (كاميكاز) العمل، مفهوم؟ |
| Ben ve kamikaze Birliği'nden olup da geri dönemeyen birisi arasındaki farkı kutup bölgesini birbirinden ayıran uzun bir set ancak ifade edebilir. | Open Subtitles | الفرق بيني، كأحد المنضمين لقوة الهجوم الخاصة و بين الذين لم يعودوا أبداً هو مثل بعد الارض عن السماء مع حاجز كبير بيننا |
| Sen itfaiyeci misin yoksa kamikaze pilotu mu? | Open Subtitles | إذاً أنت إطفائي أم طيار إنتحاري الآن ؟ |
| Bunun senin için bir kamikaze görevi olmadığını nereden bileyim? | Open Subtitles | كيف أعلم أنك لست فى مهمة أنتحارية ؟ |